Son Dakika
Develi Mustafa Asım Köksal Anadolu İmam Hatip Lisesi Öğretmenlerinden
Ünal Kılıçarslan’ın kaleme aldığı “HOŞGELDİN EY ŞEHR-İ RAMAZAN!” yazısı siz değerli okurlarımız için;
Eskiler, hep “Nerde o eski Ramazanlar!” diye kahırlı bir şekilde Ramazan’ı karşılarlardı. Şimdi bizler de her geçen yıl “Nerde o eski Ramazanlar!” diyerek hüzünle maziye bakıyoruz. Çünkü içinde bulunduğumuz dünya, her geçen gün daha vahim noktalara doğru gidiyor. Lakin bir gerçek var ki Kur’ân-ı Kerim’in indirilmeye başladığı mübarek Ramazan ayında bizden öncekilere olduğu gibi bize de farz kılınan Oruç ibadetine tekrardan kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor ve yüce Allah’a şükrediyoruz.
Elbette bir gerçek daha var. Bu da Ramazan ayının yalnızca belli ilkelere ve kurallara uyarak oruç tutmaktan ibaret olmadığıdır. Bu bağlamda “11 Ayın Sultanı” şeklinde nitelendirilen mübarek Ramazan ayının; infaka ve yardımlaşmaya açılan kapılarıyla, nefislerimize huzur ve sakinlik veren iklimiyle, İslâm âleminin ve tüm insanlığın kurtuluşuna hizmet eden çalışmalarla, merhamet ve kardeşlik duygusu ile idrak edilmesi gerekmektedir. Modern şehirlerin bizlere sunduğu binalarda hapsolmak yerine “komşusu aç iken tok yatan bizden değildir” ilkesinden hareket edip ihtiyaç sahiplerine yardım etmek gerekmektedir. Oruçlu kalplerin, yalnızca yemeden-içmeden-cinsellikten uzak durmakla kalmayıp hasetten, kinden, nefretten, düşmanlıktan ve fenalıktan da uzak kaçınması gerekmektedir. Mübarek Ramazan ayının oruç ibadetinin haricinde dualarla, zikirlerle ve sadakalarla geçirilmesi gerekmektedir. Hülasa tüm İslam âleminin, Ramazan Bayramı’na huzur, güvenlik ve mutluluk içinde ulaşması gerekmektedir.
Tüm bu iyi dilek ve temennilerimle birlikte sözlerimi şöyle kısa bir şiirimle nihayete erdirmek istiyorum:
Gariplere hüzün varken acep sevinç olur mu Ramazan?
Aç karınla uyuyan varken acep bereket olur mu Ramazan?
Haset ve kin varken nefis terbiyesine kâdir mi Ramazan?
Şimdi söyleyelim her bir ağızdan,
Hoş geldin ey şehri Ramazan!
Ünal KILIÇARSLAN