Son Dakika
» Sağlık politikaları açısından bisikleti nasıl konumlandırıyorsunuz ?
Sağlık politikaları dile getirildiğinde telaffuz edilen sağlık harcamalarındaki fazlalık bir başarı olarak gösterilse de eğer daha çok hastane yapıyorsak daha çok ilaç kullanıyorsak bu toplumun sağlıksız olduğunun doğrudan göstergesidir. Sağlık harcamalarındaki artış övünülecek bir şey değil. ECF (European Cycling Federation) verilerine göre 2016 yılında AB ülkelerinde bisikletli ulaşım sebebiyle elde edilen sağlık getirisinin maddi karşılığı İngiltere’nin 2012 yılında sosyal sağlık güvencesi için ayırdığı bütçe ile neredeyse eşit. Bu bisiklete yapılan yatırımın aynı zamanda toplum sağlığına da doğrudan etkisi olduğunu gösteriyor. Aynı rapor içerisinde bir yukarıda bahsettiğimiz enerji ve ulaşım giderlerine de doğrudan katkılar dile getiriliyor. AB ülkeleri bisikletli ulaşıma yatırım yaparken bu yaptığı yatırımın çevre, enerji, sağlık ve ulaşım giderlerine doğrudan pozitif etkisini ölçüyor.
» Sorunları tanımlıyorsunuz ve çözüm üretmek için nereden başlanması gerekiyor?
Seçim atmosferinde sorunları dile getiren adayların hiçbirisinden bisikletli ulaşım adına bir vizyon kelimesi henüz duymadık. Bu konu yerel yönetimlerin tasarrufuna bırakılmayacak kadar önemli bir konu. Tabi temelde yasa ve mevzuatlardaki çarpık durum var. Karayolları Trafik Kanunu’nda bisiklet bir ulaşım aracı olarak tanımlanırken, “ayrılmış bisiklet yolunun olmadığı şehir içi yollarda bisiklet sağ şeridi kullanabilir” derken yol yapımı kapsamında ulaşım altyapısının yüklenicisi olan Karayolları Genel Müdürlüğü’nün mevzuatlarında, yönergelerinde bisikletin “b” si yok. Mevcut iktidar 17.000 km duble yol yapmakla övünürken ben de diyorum ki ‘keşke o yolları yaparken yanlarına 1.5 m lik bisiklet yolu da yapsaydınız.’ Böylece Avrupa’daki 44.000 km’lik EuroVelo bisikletli turizm rotalarının benzeri bir bisiklet turizm ağımız olurdu. Bisiklet turizminin getirisinin AB ülkelerindeki toplam getirisinin kurvaziyer turizminden daha fazla olduğunu belirtmem gerekiyor. Bir kurvaziyer limanı için milyon dolarlar gerekirken bisiklet turizmi için bunun onda biri kadar altyapı yatırımı yaparak daha fazla gelir elde edebilmeniz mümkün.
Bu örneklerini verdiğim durumları bizler icat etmedik. Avrupa’da bilinen, uygulanan eylemler bunlar. Bunlardan bi haber bir seçim süreci yaşıyoruz. Politikacılar tarafından bisikletin ulaşım aracı olarak gündeme alınması için sürekli olarak bu görüşleri dile getiriyoruz. Bisikletli ulaşım talebimiz kişisel bir istek değil toplumsal faydası yüksek, toplumun bir çok sorununa onarıcı ve dönüştürücü etkisi olan bir taleptir.
Bisiklet demeyen politikacıya oy yok!
» Liderler seçim döneminde meydanlara çıktı. Onlara mesajınız nedir ?
Otomobile dayalı şehir ve ulaşım planlaması sebebiyle kentlerin içinden çıkılamayacak noktalara sürüklendiği hepimizin malumu. Bisiklet, yaya hakkı, şehirlerde demokratik alan paylaşımı, demokratik ulaşım hakkı gibi kavramların toplumun refahı ve iyiliği için meydanlara çıkanların kulağına çalınmasını istiyoruz.
Bisiklet kullanıcısı olan, bisikletin dönüştürücü gücüne inanan herkesi yaya haklarını ve bisikletli ulaşımı içselleştirmemiş politikacılara oy vermemeye davet ediyorum.
Bu yolla bir değişimin başlangıcını yapamadığımız takdirde çevre, sağlık ve ekonomi açısından ödeyeceğimiz bedeller ağırdır.