GÜN OLUR Kİ…

Bu satırları Kahramanmaraş’tan yazıyorum. Yani”tek-
Madalyalı Şehir” den…İstiklal harbinde Fıransızların ve
askeri elbise giydirip Türklerin üzerine saldıkları Ermeni
kamavurlarına karşı namuslarını, şereflerini ve vatanını kurtar-
mak için ölümüne mücadele eden Sütçü İmamların
ve Aslan Beylerin şehrinden…
İnsan böyle güzel bir şehirde görev yapsada,” sıla
derdi, ana derdi, yar derdi” dostlar, yalana kulak asma-
yalım, insan üzülüyor.
Geçenlerde KsÜ İlahiyat Fakültemiz Dekanı Kemal –
ATİK ve Savcı Sıtkı KAHYA ile bir efkar anında, Develi’yi
ve dostları yad ederken, Develi’nin dünden bugüne
sosyal hayatını değerlendirmiş ve duygulu anlar yaşa-
mıştık. Develi’nin tarihi hakkında irili ufaklı kitaplar ve yazı-
lar yayınlandı. Şüphesiz bu kitapların başında Belediye-
mizin bir nolu eseri olan “ Bütün Yönleriyle Develi – 1. Bil-
gi şöleni” adlı eser gelir. Şahsen bu eserin hazırlanma-
sında görev almaktan sonsuz zevk alıyorum. Ve değe-
rli Başkan Ali AĞCA’yı ve Emir Ali ÖZÇAKIR’ı saygıyla anı-
yorum. Hemen belirteyim Kahramanmaraşlı eli kalem
tutan bir Avukatımızı ziyaret etmiştik.
Develi’li olduğumuzu belitince, birden heyecanlan-
dı.. Sizleri tebrik ediyorum. Vallahi bir DEVELİ Belediyesi-
nin başardışını biz Maraşlı olarak yapamadık ve yapa-
mıyoruz dedi. Gerçekten bizde keyf olmuştuk.
Sizlerinde hoşuna gitti değilmi?
Evet Develi hakkında böyle eserler yayınlandı ama
Develi sosyal hayatı hakkında Nevzat ÜSTÜN’ün “Çıplak”
adlı hikaye ile bir iki yazının dışında bilgiye rastlamamaktayız.
Develi, zengin çıkardı,çok değerli otuza yakın ilim ada-
mı ve değerli yöneticilerde çıkardı. Ancak eli kalem tutan
adam çıkaramadı. Bu eksiklik önemini ciddiyetle koruyor.
Bu konuları tartışırken Kemal ATİK.. Bunları yazmalı ve
yarına malzeme bırakmalıyız, dedi. Bu ilk yazımız dahil
bundan sonra kısa da olsa Develi’nin sosyal hayatı hak-
kında, ÇAĞDAŞ DEVELİ Gazetesin’de yazmaya çalışa-
cağım. Lafa kulak asmayalım ama dostlar, yaş yarım
asr’ı geçti, umulur ki, bu hatırlatmaları okuyan dostlar da
hatıralarını “ Ah! Ne günledi, o günler” der, hatıralarını kaleme alır-
lar da Develinin o huzurlu ve mutlu günleri yarına akta-
rılır. Türkiyemizin sosyal, siyasal ve ekonomik yapısını alt
üst eden, iç göçten Develi’de nasibini alıyor. Ama olum-
suz yönden. Elbette Çağdaş hayat şehircilikle mümkün-
dür. Devletimiz de bu gerçeği biliyor ve zaman zaman
bu arzusuda dilleniyor. Develi de, evet bundan nasibini
alıyor. Bu göçle diri beyinler yanında semaye de göçü-
yor bu da Develi yi köylüleştiriyor.
Bizim çocukluğumuz da Develi nin adı “Yeşil Everek”ti
iki adet sineması ve ünlü bestecimiz Arif Sami TOKER’in
konser verdiği, Osman BÖLÜKBAŞI gibi, bir çok değerli
politikacımızın adam gibi konuşma yaptığı gazinosu ve
gece yirmi dörtten sonra elektirikler sönünce nice ailele-
rin çocukları ile “asfalt safaları” yaptıkları huzuru ve kop-
mayan dostlukları vardı. Dürüst oto kontrol vardı. Fene-
se den Aşağı Everek e, aydınların ceplerinde” Cumhuri-
yet Gazetesi”, asfalt gezintilerinin heyecanları hala gön-
lümüzü ve beynimizi süslemektedir. Hele bir, Develi’li her
genç’in ve hovardasının rüyasını süsleyen Şeker Hanım
vardı ki yürüyüşü yüreklere çarpıntı verirdi. Vallahi cami
hayatımız bile başkaydı.
Görelim, kalemimiz ilerde neleri kaydedecek.
GÜN OLUR Kİ HAYALİ CİHAN DEĞER.