Son Dakika
Siyasi gücü arkasına alan Develi kazasından çıkarak il olma hevesine ve devlet yatırımlarından faydalanma planlarına girmeye başladı.1955’teki yerel seçimlerde belediye Başkanı Hayrettin İstanbullu seçildi ise de kısa sürede bırakmak durumu hasıl oldu.Yerine Mehmet Gönenç belediye başkanı oldu.
Rahmetli babamın ölümlerine üzüldüğü iki partili vardı:Mustafa Akdoğan ve Ahmet Kahya’ydı her ikisi de genç yaşta öldüler.Develi’nin sevilen adamlarıydılar.Yıllar sonra Develi için hizmet veren fakat şimdilik isimlerini vermediğim ve yazmadığım bu insanların büyüklüklerini ve Develi’de hizmet öncüleri olduklarını görünce babamın ıztırabını daha iyi anlıyorum.
c. 27.10.1957 Seçimleri
Ekonomide yaşanan darboğaz ve siyasi çalkantılar nedeniyle DP seçimleri bir yıl önceye aldı.27 Ekim 1957 günü yapılan seçimler öncesinde kampanya oldukça sert geçti.Seçimler iktidarı zayıflattı, muhalefetin elini güçlendirdi.Seçimler öncesinde muhalefetin seçimlere bir cephe halinde girmesini engelleyen DP, yine de oy kaybından kurtulamadı.Sonuçlara göre DP %47.9 oyla 424 milletvekili çıkardı.Bu milletvekili sayısında çoğunluk sisteminin etkisi büyüktür.Muhalefetteki CHP ise oyların %41.1’ini alarak 178 milletvekili aldı.Cumhuriyetçi Millet Partisi ve Hürriyet Partisi dörder milletvekilliği aldılar. Rivayete göre Adnan Menderes, dakika dakika değişen seçim sonuçları nedeniyle bir ara “Allah’ım bir daha bana böyle bir seçim gecesi yaşatma” demiştir.1950 ve 1954 seçimlerinden sonra ilk defa muhalefetin oyu iktidarın üzerine çıkmıştı.
Develi’den yine bu seçimlerde iki milletvekili çıktı: Ebubekir Develioğlu ve Hakkı Kurmel..
Ekonomide ve dış politikada bunlar yaşanırken iç politikada muhalefete yönelik baskılarda artıyordu.CHP’nin yayın organı Ulus Gazetesi başta olmak üzere muhalefete destek veren bir çok gazete aralıklarla kapatılıyordu. Mayıs 1959’da CHP lideri İsmet İnönü Uşak’ta saldırıya uğradı. İzmir’de,İ stanbul’da ve Ankara’da CHP liderine saldırılar oldu.Türkiye bu kargaşa ortamı içersinde 1960 yılına doğru ilerlerken 31 Temmuz 1959’ta Avrupa Ekonomik Topluluğu’na (sonradan “Avrupa Birliği” adını alan uluslararası örgüt) üye olmak için başvurdu.
Develi ise il olma çabasındaydı. Develi ileri gelenleri Mehmet Gönenç’in başkanlığında, arkalarına milletvekilleri Hakkı Kurmel ile Ebubekir Develioğlu’nu da alarak Ankara’yı mesken tutmuşlar bu uğurda çalışıyorlardı.Refik Koraltan Develi’ye gelip,ayağının altına evlerden toplanan halılar serilmişti.Çifte davullar ve zurnalarla karşılanmıştı.Develer kurban edildi.Fakat Develi hala hayali olan il olamadı ama bu sıkıştırmalar Develi’ye 1957’de Develi Lisesi’ni kazandırdı.Şayet darbe olmasaydı belki Develi, Erciyes Vilâyeti olacaktı.Demek ki beldelerin de bir alın yazısı var.
C.27.05.1960 Darbesi
CHP’nin ciddi muhalefeti,parti içindeki kaos,ülkede yaratılan sunni üniversite olayları,ülkeyi germiştiAyrıca İktidarı susturmak amacıyla kurulan Vatan Cephesi,Tahkikat Komisyonu gibi gelişmeler ülketi germişti.İşte bu gelişmeler içerisinde 27.05.1960’da darbe oldu.” 28.05.1960 günü Org.Cemal Gürsel başkanlığında bir hükümet kuruldu.Yeni anayasa ve siyasi kurumların kurulması için çalışmalara başlandı.Tutuklu Demokrat Parti’liler yargılanmak üzere Yassıada’ya gönderildi..Demokrat Parti, 29 Eylül 1960’da kapatıldı. TutuklularYüksek Adalet Divanı’nca yargılandılar. 15 kişi idama, 31 kişi ömür boyu hapse, 418 kişi değişik hapis cezalarına çarptırılırken 123 kişi de aklandı.Sonradan Adnan Menders, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu idam edildiler…
27.Mayıs darbesi bugün dahi kanayan siyasi bir yaradır. Bu gün milli bayram ilân edildi.Ancak bu darbeyi yapan askerdi ,Allah’ın bir lûtfudur, bu bayramı kaldıran da yine bir darbe askerleri olmuştur
Develi’de esas siyasi sancı bu darbeden sonra başlar.Meğer insanımız birbirine ne kadar kinliymiş. DP’lilerin adı kuyruk olmuştu.Ben DP’li bir ailenin çocuğum. İhtilâl sonrası samimi görüştüğümüz bazı ailelerin babamı, misafirlik adı altında evimize gelerek nasıl alaya almaya çalıştıklarını içim kan ağlayarak halen hatırlarım..Ama dostlarda yok değildi.Bir gün böyle sert geçen bir akşam sonrası, öğretmenim Nuri Bey’in babama gelerek:Bir daha bu tür tartışmalara girmemesini,sinirlerine sahip olmasını, sataşanlara cevap vermemesini ve metin olmasını istemesini hiç unutamam.Biz metin olacağız ama bu sefer de ,o yıllarda adı ajans olan Radyo haberleri, tutuklanan Yassıada mahkumları için açılan ,Köpek davası,bebek davası … hakkında alaylı haberleri insanı kahretmişti.
Esas acıyı çekenler ondört yıldır partiyi sırtında taşıyanlar çekmişti.Mesela Mehmet Gönenç.Zamanın Belediye Başkanı.Son derece insan ve haza beyefendi biri.İhtilal günü,yine Develi’ye bir hizmet getirmek amacıyla Ankara’dadır… O gün Develi de olsa, ihtilal yandaşları tarafından hapse atılacağını bilmek kahanetten değildir.Sonuçta Develi’ye gizlice gelen Mehmet Gönenç’in Gaziköy’de vefalı bir partilisi sayesinde 4 veya 5 ay gibi sakladıklarını yakinen biliyorum.Ortaokul öğrencisi olduğum o sırada :
Olur mu böyle olur mu
Kardeş kardeşi vurur mu” marşının yeri göğü titrettiği dönemlerde, CHP ye kayıt olursa Yassı- adadan kurtulacağı şartını öne sürdüklerini ve 70-80 kişilik Gazi kasabası halkından CHP ye üye olmaya zorlanarak bu belâdan kurtulduğunu çok iyi hatırlıyorum.Ayrıca kardeşi Servet Gönenç in de NAFA şimdiki ismiyle Karayollarında teknik eleman olarak görev yaptığı sırada o zaman araç ve ulaşımın zor şartlarda Kayseri’ye sürüldüğünü de … Nitekim çok soğuk bir günde Başköy’den Develi’ye gelmek için Yavaş’ta nadir gelip geçen araba beklerken; ismi lâzım değil,bir Develili arabası ile oradan geçerken ,Servet Gönenci görür. Fakat arabasına özellikle Burada donma tehlikesi geçiren Sevet Gönenç Develi’ye gelmesine gelir ama kısa bir süre sonra vefat eder.
Sonuç
Amacımız yazımızın başında söylediğim gibi geçmişin yaralarını kaşımak değildir.Bunlar geçmişin olaylarıdır.Temel amacımız dünü bugüne taşırken tarihten ders alabilmek; ayrıca Develi soysal ve siyasi tarihine malzeme bırakmaktır.Bu üç tefrikalık yazımız bir denemedir. Her zaman okuyucudan ve şuurlu insanlarımızdan istediğim bu bilgilerin değerlendirilmesi, eksik bilgilerin tamamlanması ve yanlış bilgiler varsa bunlardan uyarılmamızdır..
Kaynaklar
Sina Akşin, İstanbul Hükümetleri ve Milli Mücadele, Cem Yay. 1983,
Ali Birinci, Hürriyet ve İtilaf Fırkası, Dergâh Yay. İstanbul 1990,
Osman Coşkun, İkinci Ergenekon,Kayseri 1965
Cenani Gürbüz, Milli Mücadelede Develi ve Ermeniler,Ankara 1996
Tarık Zafer Tunaya, Türkiye’de Siyasi Partiler,1859-1952,İstanbul.
Not:Değerli okurlarımız!Ben bu yazımızı biliyorsunuz,Yücel Gönenç kardeşime ithaf ettim.Niçin?Çünkü particiliğin ızdırabını en iyi bilen bir aile çocuğuydu da ondan.Benimkisi bir vefa örneği. Bu yazıyı hazırladığımızdan ve kendisine ithaf ettiğimizden haberi bile yoktu.Fakat gelen telefonlardan gördüm ki ortalık “Kel Ali’nin bağını geçmiş.” Vay! nasıl ithaf edilirmiş.Bal gibi edilir.İnsanımız ne zaman büyük düşünecek, edeb ya hû.
BENZER HABERLER