Son Dakika
Geçen hafta arşivimden seçtiğim ve Develi’yi ilgilendiren belgelerden faydalanarak geçmişe ibretli bir yolculuk yaptırmaya çalışmıştık. Yazımızdaki belgelerle ilgilenenler de oldu,yazının muhtevası ile de…Belgelerle ilgilenenler soruyorlar,bu belgeleri nereden buluyorsun?
Cevabı basit,siz de benim gibi bir kitap kurdu olup ve eski yazıyı okursanız,bir de toprağınızla ödeşmeye niyetiniz olursa çok şeyler kazanırsınız.İlginiz nispetinde çok malzeme toplarsınız.En basiti çok ihmalkar davrandığımız aile albümlerinde bile ne geniş bilgiler vardır.Giyim-kuşam, ,oturuş biçimleri, etnografik malzemeler, ev hayatımızla ilgili gözlemler vs.Bu bilgilerle dün ve bugün arasında bağ kurduğunuz gibi yarına da bir çok kültür malzemesi verirsiniz.
Ayrıca kim bilir bazılarının dikkatini çeker de bir örnek olabilir düşüncesiyle söyleyeyim. Bizim: Tespih, rozet, para, pul, yazma eserler ve hat koleksiyonlarımız vardır! Ayrıca 1979 yılından bugüne kadar “Aşık Seyrani ve Şenlikleri” ile bugüne kadar ne kadar tanıtım afişi ve davetiye ile verilen hediye çeşitleri varsa hepsi kütüphanemizde mevcuttur. Tabii bunda evimizin bir odasının ve balkonun bu işlere ayrıldığını söylemeliyiz. Toplamanın, biriktirmenin ve hele korumanın da öyle kolay olmadığını irfan sahibi kişiler çok iyi anlarlar. Merakınız ve ilginiz yoksa arşiv oluşturmanız mümkün değildir.
Biz lise çağından beri bu işlere ilgi duymuş ve bu birikimin ürünü olarak da yazıyoruz. Şimdi Develi’de bir darphane olduğunu ve 1267’de Selçuklular zamanında Develi damgalı gümüş para basıldığını söylesek,k aç kişinin bundan haberi olmuştur?
İkincisi yöre insanlarımızdan birikimi olan ve elinde Develi’yi ilgilendiren ciddi belge ve malzeme olanları da yıllar içerisinde iyi öğrendik. Fotoğraf, belge konusunda şimdiye kadar Ec.Haluk Yalçın ile Muhasebeci Yücel Gönenç’in İlgilerini ve ellerindeki malzemelerin birer örneğini bize verişlerini unutmamız mümkün değildir.Develi yöresinden definecilerin derledikleri ve bize gösterdikleri malzemelerden elde ettiğimiz bilgiler ise ayrı bir yazı konusudur.Bu bakımdan kendilerine teşekkür etmeyi bir görev sayıyoruz.
Şimdi bu açıklamalardan sonra ele alacağımız belgeleri birer birer değerlendirelim.
Üstteki halı Kayseri’de dokunmuştur. Çanakkale Savaşları’nı hatırlatmak üzere dokunmuş bir hatıra halıdır. Çanakkale Harbi Anadolu insanının vatan uğruna eridiği bir savaştır.Bilir misiniz bu savaşlarda Kayseri ve civarından 2000’nin üzerinde insanımız şehit olmuştur.Bunlar içerisinde 201 kişi ise Develi şehitleridir.Bu şehitlerimizi nasip olursa kütükleriyle beraber ilerde yayınlamayı düşünüyorum.Bunlardan kimileri 18 kimileri ise 3 yaşında.Listeye baktığımız zaman insan Develi’de savaş hatıralarını dinleyen bir kuşak olarak göz yaşınızı tutamıyorsunuz.
İkinci fotoğraf Öğretmen Yakup Kenan Arıkan’a ait bir fotoğraf.1.Dünya savaşı’nda 4.Orduda subay olarak savaşan yedek subaylardan Osman Coşkun dışında Hadi Erdoğan, Çakıoğlu Veliddin,Tahsin Aksu, Mehmet Emin Develioğlu gibi Develililer İngilizlere esir düşmüşler ve Kahire’deki Usare Kampı’nda esir olarak tutulmuşlardır. Bir yıl on yedi ay esaretten sonra Mondros andlaşmasıyla 1918 sonlarında serbest bırakılmışlardır. şte bu resim esaret kampında Y.K.Arıkan’ın makinasıyla çektirilmiştir.En önde kalpaklı Hadi Erdoğan,hemen arkasında sağda bıyıklı olan M.Emin Develioğlu,en arkada ayakta duran kişi ise Y.Kenan Arıkan’dır.
Söz konusu vatan olunca Develi’ye şeref bahşeden bu insanlar esaret sonrası hepsi Develi’ye gelmişler ve ayaklarının tozuyla Haçın Harbi’nin kahramanları olmuşlardır.
Dost düşman bir çok Devlet adamı açıkça dile getirmişlerdir ki:Türk Milleti dünyanın en medeni milletidir.Tarihi kökü de derindir,medeniyeti de kültürü de.Acaba Atatürk ve kadrosu ile beraber İstiklal Harbi’ni kazanmasaydık İslam dünyasının halini düşünmek bile istemiyoruz.
Develi insanı 1000 yıla yakın Rumlar ve Ermeniler ile son asra kadar huzur içerisinde yaşamışızdır.Ne zaman Hınçak ve Taşnak adlı Ermeni komiteleri dış devletlerin Osmanlıyı yıkmak için kurdurmuşlardır,millet-i sadıka adı verdiğimiz Ermeniler de bu oyunlara gelmişler ve Türk’ü arkadan vurmaya başlamışlardır.Bu isyanları hem bizler ve hem de kendileri için acı olmuştur.Hala da kanayan bir yaradır !
İşte aşağıdaki kitabe bugün yok olan Y.Fenese’de bugün yıkılan bir Ermeni ailenin evinin 1903 yılı yapım kitabesidir. Okuyabildiğim kadarıyla Ermeni harfli fakat Türkçe bir kitabedir.
Develi’de aynı tarihlerde Katolik ve Protestan Ermenilerin kız ve erkek çocukları için mükemmel okulları vardı. Develi Türkleri bunlardan hiç rahatsız olmamış ve bir kültür zenginliği olarak görmüştü.Fakat görülüyor ki su uyuyor fakat düşman uyumuyor.
Ülkemizde Türk Hava Kurumu 1925 yılında kurulmuştur. Develi’de hangi yılda kurulmuştur, bilemiyoruz 1930 yılında Meteris Camii kapısına THK afişini asmak isteyenlere Müftü N.Fevzi Cebeci;bir cami kapısına bu tür ilanların yapıştırılması doğru değildir,diyerek karşı çıkmış ve bu konudan dolayı mahkemelik olmuştu.Bu tarihte bu kurum olduğuna göre daha önceleri kurulmuş olmalıdır.
Resmin sol tarafında idare heyeti gözükmektedir. Bunlardan çıkarabildiklerim, oturanlardan soldan Yüzbaşı Mahmut Adil Odak, üçüncü şahıs ise Kaymakam İlyas Bey olmalıdır.(?).Diğerlerini bilmiyorum. Bu resmin 1933 yılında çekildiği tahmin edilebilir.Ancak Develi’de THK’nun 1925 yılında kurulması çok muhtemeldir.Diğer şahısları bilmiyoruz.
Yönetim Kurulu dışındaki fotoğraf yedi Develilidir. Bunlar THK’na yüksek meblağlarla para yardımında bulunanlardır. Keşke bu resimleri tanıyanlar bizlere isimlerini bildirseler, Develi kültür tarihi için önemli bir kaynak olacaktır.
Görüldüğü gibi ufacık bir fotoğraf ve resim bizlere ne kıymetli bilgiler vermektedir. Bunların kıymetini ve korumasını bilelim.
Not:Tüm okuyucularımızın Ramazan Bayramını kutlar,Yüce Mevlâ’dan hayırlara vesile olmasını dilerim.
BENZER HABERLER