ASIM YAPICI ve “ Aşkımı Güneşte Yıkayıp Yağmurlarda Kuruttuğumdan Beri “

Şu anda Asım Yapıcı’nın yukarıda adını verdiğim
şiir kitabını okuyorum. Yeni edindim Hemşehrim oldu-
ğunu sonradan öğrendiğim Çukurova Üniversitesi İla-
hiyat Fakültesi öğretim üyesi.
Kitabın arkasında biyografisinde şunlar yazılı, be-
lliki kendisi yazmış : “ 1966’da Kayseri/Develi’de doğ-
du. İlk ve Orta öğrenimini Develi’de,Erciyes Üniversi-
tesi İlahiyat Fakültesini bitirdi.
1989 – 1995 yılları arasında Malatya/Pütürge’de Öğret-
menlik ve idrecilik yaptı.
1995’de Ç. Ü. İlahiyat Fakültesine araştırma görevlisi
olarak girdi. Halen aynı Üniversitede Din Psikolojisi
alanında Yrd. Doç.olarak görev yapmaktadır.
Çeşitli dergilerde makaleleri yayınlanan Yapıcı-
nın “ İslamda Tövbe ve Dini yaşayıştaki rolü “ İstanbul
1997, Biz ve Onlar – Onlar ve biz Dini kimlik ve ön yar-
gı, Adana 2004 adlı iki eseri daha var.
Eser zarif bir ithafla başlıyor. Kadiri Muhibbası-
nından ve yakınen tanıdığım dedesi Kasım Yapıcı’yı
hatırlaması ve anması doğrusu bende derin duygular
uyandırdı. Yüz şiir var kitabta
“ Anladım, bu aşk beni idam edecek iptir
Cennette Cehennemi yaşatmaya taliptir.”diyen şair-
imizin gönül dünyası, tasavvufun engin güzellikleri ile
doludur.
“ Bahar sende, kış sende, sonsuza akış sende
Sana yanmayan kalbin ne işi var bende “ beyiti dilin
sustuğu, halin başladığı anlardır. Şair’inde feyizlendiği
Develili Aşık Seyrani’nin değişiyle şairimiz “Derya ya
akan ırmağın katre olsam sellerine “ mısrasında göste-
rilen “ Derya “ ya koşan bir “Kadre” elbette bu bir ta-
lep meseleleri bulana ne mutlu…
Konuyu ele alışta ve söyleyişte üstat Necip Fazıl’ın
çok etkisi gözüküyor. Özellikle beyitleri bunun açık de-
lili. Tema olarak Din özellikle tasavvuf neşvesi ağır ba-
sıyor. Sırasıyla ölüm, yalnızlık, insanımızn kaygısı ve
bireysel yalnızlık, sevgiye susamışlık…
Şiirde şekil kaygusu yok. Beyitte var, Dörtlülte
var, Bendlerde var. Bazen hece bazan serbest şair şekil-
de serbest gibi olmakla beraber, muhtevaya göre şekili
tercih ettiği gözleniyor. Fakat şair’in hassasiyeti mesaj-
ları bu konuda hassas Dini ve tasavvufi konularda bir
derinliği ve anlatımında rahatlık hissediliyor fakat iç
hesaplaşmalarında bocalıyor. Rahat değil.
“ Gün olur el sallanır ömre elveda denir
Aranıp bulunamayan Aşka can feda denir”
gibi iç dünyasını rahat verirken, can feda derken,
“ Küllendi kalpte ateş, tütmez oldu ocağım
Gönlümü harlayacak yeni aşk bulacağım “ mesajları
birbirini mi tamamlıyor, yoksa gönül fırtınalarının es-
intilerini mi veriyor?
Şair anlatımda bazen açık… Mesajlar net. Birkere
dile hakim. Kelime seçiciliği hemen dikkat çekiyor ama
duygularını, düşüncelerini anlamlandırma da daha çok
mecazları tercih ediyor.
Bana göre şairin başarısı konu seçimindeki titizli-
ği, şiirdeki işciliği A. Tarhan gibi okuyucuyu şaşırtan
anlatımlar. Ölen ölür, kalanlar gün bekler, sıra bekler.
Çocuklar doğar doğmaz eceline emekler de olduğu gibi.
Şairimizin daha güzelşiirlerini göreceğimizi umuyorum.
Bu yeni şiir kitabını da bu temennimizin bir muştusu
sayıyorum. Tüm şiir severlere tavsiye ediyorum.
İsteme Adresi : Karahan Kitabevi, Çakmak Cad. 40/43
Adana Fax. : 0322. 363 57 79