Son Dakika
Develi’de bugüne kadar çıkan dergi ve gazeteler hakkında elimdeki ve ulaşabildiğim belgelere göre değerlendirmeye çalıştığım malumunuzdur. Niçin “değerlendirmeye “ çalıştığımı belirtiyorum? Çünkü bugün herhangi bir yürekli şahsiyet ben bu konuda %100 yakın sağlam verilere dayalı bir çalışma yapacağım derse, bu bir temenniden ileri gitmez, yarı yolda kalır! Niçin ? Çünkü ister Develi içerisinde isterse Develi dışında çıkan gazete ve dergilerin tam bir koleksiyonunu bulamazsınız! Bırakınız, okul dergilerine bile kendi okullarının çoğunda bir cildine rastlayamazsınız. Araştırmacıların önünde en önemli engel de işte çok önemli bir konu olan böyle koleksiyonlara sahip olamamadır.
Develi’de çıkan eski gazetelerin eksik koleksiyonlarına Ankara Milli Kütüphane ile Süleymaniye Kütüphanelerinde rastlanır. Sağ olsun, bir Develi hayranı olan İnş. Müh. Erdal Akdoğan tarafından bu gazetelerin eksik sayılı CD’leri Milli Kütüphane’den gönderildi de iyi kötü bilgi sahibi olduk.
Bu sıkıntıyı iyi bildiğim için iki yıldır “Çağdaş Develi Gazetesi”nin “dizini”ni çıkarıyorum.
Gün olur devran döner,birileri bu dizinlerden faydalanır da bizi de hayırla anar!Keşke diğer bütün gazetelerimiz de böyle yılın son sayısında bu tür dizinlerini hazırlasalar, yazarlarının ve çıkan haberlerin bir yıllık özetini öğrenmiş oluruz.Elbette bunlar, hem meraklıları için hem de bir üniversite yolunda ilerleyen kazamız üzerinde değişik araştırma yapmak isteyenler için önemli hizmettir.
İnşallah bunları da görürüz!
Bu dizini hazırlarken elbette en çok dikkatimizi çeken kazamızdaki kültür ve sanat çalışmaları oldu.
Bu çalışmalar şu başlıklarda toplanabilir:
a.Develi Belediyesi’nin kültürel çalışmaları,
b.Üniversitemizin kültürel çalışmaları,
c.Sivil kurumların kültürel çalışmaları
ç.Gazete yazarlarının bu çalışmalara ışık tutan teklifleri ve eser tenkitleri
Bunlardan biz dördüncü şıkkı ele alarak bazı yorumlarda bulunmak istiyoruz. Bunlardan mesela Ahmet Gürlek’in şu yazıları dikkat çekicidir.
Develi kent müzesi ve arşivine sıra gelmedi mi?,30.09.2011
Develi Türk mimari eserleri, 13.05.2011
Develi’de kitap fuarı,06.05.2011
Develi’den geçen seyyahlar, 14.1.2011
Develi yerel çocuk oyunları festivali, 18.11.2011
Develi’nin ulu çınarları, 7.1.2011
Fahri Bilge’ye göre Develili âşıklar, 25.03..2011
Hazım Hoca’nın bir şiiri, 29.04.2011
Özellikle daha önce biz de belirtmiştik, Develi’de artık bir kent müzesi ve arşivi konusudur.Otuz yıla yakın Seyrânî üzerine seminer ve şenlikler yaparız da :Seyrânî’nin hayatında önemli bir yeri olan olan”Oruza Mescidi” ni önce bir terslik (!),sonra da ortadan kaldırdık.Bu olay bir ayıbımızdır.Bu ayıp da sivil ve resmi herkesin payı vardır.Gelecek kuşaklara bunun hesabını kimse veremez !.Ancak heykeli ve anıt mezar hiç olmazsa birer tesellidir.
İkincisi bu yazılarda sanat hayatını İstanbul,Ankara ve İzmir’de devam ettiren Develili şair ve yazarlarımızın eserleri hakkında bilgi verdi ki hiç de yabana atılacak bir şey değildir.
M.Örük’ün Mustafa Tüysüz-Erhan Arısoy, 11.02.2011 ile Naci Ağa yirmi beş, 25..02.2011,adlı nostaljik yazıları dünün tatlı hatıraları ve birer ahde vefasıdır.Bizim yazılarda ise Aşık Kulpaklı Kadir Yücel, Madazılı Derviş Osman,Edebiyatımızda Seyrânîler gerçekten emek mahsulü yazılardır.Bilhassa:
Mustafa Akdoğan, 7.1.2011
Selçuk-name’de Develi-1, 25..02.2011
Selçuk-name’de Develi-2, 04…03..2011
Selçuk-name’de Develi-3, 18…03.2011
Şimdi de Veterinerlik Fakültesi, 14.1.2011
Tarih içerisinde Kasım-Aralık ayında Develi’de önemli olaylar, 21.10.2011
Ciddi birer araştırma ürünleridir.Ayrıca diğer yazılarımızda kullandığımız fotoğraflar da öyle her tarafta rastlayacağımız kareler değildir.
Develi Belediyesi’nin kültürel çalışmaları gerçekten bulunmaz bir nimettir.
Develi için en önemli mekanlardan biri de kültür sitesidir.İyi ki Develi’de böyle güzel ve çok amaçlı bir salon var.Bu salonda gerçekleştirilen “sinema günleri”,”tiyatro gösterileri”,”Çocuk oyunlarımız” Develi sosyal hayatını zenginleştiren birer kültürel zenginliktir.Ayrıca “kardeş kentler” projesi, yabancı ülke elçileriyle fikir alış verişleri Develi ve Develi kültürel zenginliklerini yurt dışına taşımada çok önemsiyoruz. Bu çalışmalar yanında Develi Belediyesi’nin bir hizmeti daha var ki o da Develi gençleri için önemli olan ve Erciyes Master Projesi’nce daha da önemi artacak olan kayak sporuna verdiği önemdir.Dev Ali adına düzenlenen güreş turnuvaları da unutulmamalıdır.
Üniversitemizin özellikle ziraat sahasındaki sempozyumları, kültürel etkinlikleri ve bunları tanıtmada gösterdikleri gayretler Develi için birer şanstır.
Hele Develi İlçe MEM’ğü ile okullarımız arasındaki tiyatro çalışmaları, sportif faaliyetler ve elde edilen il ve bölge şampiyonluklar ne güzel ve verimli birer övünç alanlarıdır.Büyük değerlerimiz olan M.Akif Esoy’u anma ve tarihimizin şerefli bir sayfası olan Çanakkale Savaşları gibi önemli olayları yarınlara taşıma bakımından gayretleri de önemli hizmetlerdendir.
Halk Eğitik Merkezi’nin “meslek edindirme “ kurslarını da önemsiyorum.
Sivil kuruluşlarımızda özellikle siyasi sahada da olsa kadınla derneklerimizin yardımlaşma, bilgilendirme konularındaki çalışmalarını önemsiyoruz.
Bu arada cemaat çalışmalarından olsa da M.Asım Köksal ile Hasan Dinç Hocalar hakkında düzenlenen anma gecelerinin de halkımızın gönül güzelliklerini göstermesi, gönül köprülerinin sağlam temeller üzerinde atılmasına vesile olması bakımından önemli görmekteyiz.
THK’nun Develi’nin değişik açılardan fotoğraflarını çekmesi gerçekten güzel bir hizmettir.
Bizler okuma özürlü bir milletiz.Doğru dürüst yıllık okuma planımız yoktur.Sohbet kültürüyle geldik,sohbet kültürüyle yetinen birer bireyiz.
Düşüne ,analiz eden,senteze varan bireyler olma yerine teslimiyetçi bir yapımız vardır.Çünkü okuma bir çile işidir.Okuyanda derin ve geniş ufuklar açar ki çoğu kişinin buna tahammülü yoktur.
TV ve yanlı gazete kültürü bile ona sıkıntı yaratır.Durum bu iken okumaktan korkan veya böyle bir problemi olmayan insanlarımız zihninde birer kıvılcım çakması için kitap fuarlarının önemi büyük olmaktadır ki İstanbul’dan Anadolu’ya dalga dalga yayılmaktadır.
Bu bakımdan yazarlar ve eserleri ile okurun buluşmasını sağlayan bu çalışmaların Develi’de de başlaması doğrusu kültürümüz adına umut verici çalışmalardandır.
“Ağ Gelin Efsanesi ve Türküsü” gerek TV belgesellerinde gerekse medya kanalıyla bu sene ciddi olarak kültürel sahamızda yerini aldı.
Bizim de Malatya’da “Uluslar arası Türkü Sempozyumu”nda ele aldığımız bir tebliğ de geniş yankı bulmuştu.İlçemizde açılan bir yarışmada bu konunun resme dökülmesini de yürekten kutluyorum.
Meşhur sözdür:”Sen sahip çıkmazsan vatanın batması haktır !”O halde kendi değerlerimize sahip çıkmanın bir güzelliği olarak olaya yaklaşıyorum.
Sonuç olarak şu temennimizi de dile getirmek mecburiyetindeyiz .Bizler Develi’de bu güzellikleri takip eder ve bu konudaki görüşlerimizi yazmaya gayret ederken,acaba Kayseri kazaları içerisinde en çok öğretmene sahip Develi’de bu çalışmaların insanımız ve öğrencilerimiz üzerindeki etkilerini yazacak bir “babayiğit yok mudur?”
Bu konuda MEM Bekir Bey’e bir görev düşmüyor mu?
BENZER HABERLER