Son Dakika
1946 ilk genel seçimimizden bu yana geçen 69 yıl zarfında 17 adet genel seçim yaşadık. Şöyle bir geçmişe baktığımızda seçimi önde bitiren partiler ve sayıları olarak karşımıza şöyle bir tablo ortaya çıkıyor: CHP 4, DP 3, AKP 3, ANAP 2, AP 2, DYP 1, REFAH 1, ve DSP 1. Bugüne kadar seçimi en fazla oy alarak bitiren partilerimiz:
Adnan Menderes ve DP 1954 seçiminde %58 alarak erişilmesi çok zor olan bir yüzde ile iktidarını devam ettirmiş bulunmaktadır. Menderes ayrıca 1950’de % 53 ve 1957’de % 48 ile, Süleyman Demirel ve AP 1965 seçiminde % 53 ve 1969 seçiminde % 47 ile, Turgut Özal ve ANAP 1983 seçiminde % 45 ile, Bülent Ecevit ve CHP’nin en fazla aldığı oy 1977 seçiminde % 41ile önemli başarı göstermişlerdir. Koalisyonlardan sonra istikrarı yakalayan AK Parti ile son 3 seçimde Abdullah Gül ile 2002’de %34, Recep Tayyip Erdoğan ile 2007’de %47 ve 2011 genel seçiminde % 50 oy alarak bu kadar çok partinin bulunduğu ortamda büyük bir başarı yakalamıştır.
NOT: Rakamlar yukarı veya aşağı yuvarlatılmıştır.
Çoklu partili döneme girdikten sonra birden çok hükümet kuran Sayın Başbakanlarımız konusunda çarpıcı örnekler mevcuttur:
İsmet İnönü: Kurulan yeni Cumhuriyetimizin ilk Başbakanı olarak gördüğümüz İnönü 1923-37 arası tam 7 kere Hükümeti kurma görevini almıştır. 1961-65 yılları arasındaki 26, 27 ve 28. Hükümetlerinin başında olmak üzere 3 kez, toplamda ise 10 kez Başbakanlık yapmış olmakla dünya siyaset tarihine de adını yazdırmış bulunmaktadır.
Süleyman Demirel: 1965-80 yıllar arasında 7 kere, 1971 ve 1980 darbeleriyle görevden ayrılmıştır. Aynen Sayın İnönü gibi dünya siyaset tarihinin önemli isimlerindir.
Adnan Menderes: 1950-60 arası dönemde 5 kere, 1960 darbesiyle görevden alınmıştır. Maalesef sonu idam olmuştur ve ben inanıyorum ki o günlerde bu duruma sevinenler olmasına rağmen bugün Türkiye’de hiç kimse ‘iyi oldu da idam edildi’ demeyecektir.
Bülent Ecevit: 1973-99 döneminde 5 kere.
Turgut Özal: 1983-91 yıllarına tekabül eden dönemde 45 ve 46. dönem Başbakanıdır. 1991 yılında Cumhurbaşkanı olunca görevi bırakmıştır.
Tansu Çiller: 1991-95 yıllarında 3 kere görev yapmışken ve Necmettin Erbakan’ın birinci çıktığı 1995 seçiminden sonra REFAHYOL’un Başbakanlığını aralarındaki anlaşma gereği bir tam yıl sonunda Tansu Çiller’e devretmesi beklenirken, 1996 yılı ‘post modern’ darbeyle kurdurulan ANASOL-D hükümetinin başında Mesut Yılmaz’ı ve sonrasında tekrar Ecevit’ görüyoruz. Böylece Sayın Çiller 4. kez Başbakan olamamıştır. O’nun yerine görevlendirilen;
Mesut Yılmaz: 1991-99 arasında 3. kez Başbakanlık görevini yapmıştır.
Recep Tayyip Erdoğan: 58. Hükümet Başkanı Abdullah Gül’den sonra 2003-14 yılları arasında 3 kere Başbakanlık yapmış ancak halk tarafından %52 oy ile Cumhurbaşkanı seçilince Başbakanlıktan ayrılmıştır.
Geçen 69 yılda ‘karşı görüşü horlama-tahammül edememe’ den dolayı Türkiye can vererek, kan dökerek, zaman kaybederek ve parasını gereksiz harcayarak çok uzun zaman geçirdi. Ne oldu? Gidenler gelmedi, birbirimize düşman olduğumuzla kaldık. Ama diğer taraftan şükür bugünlere gelerek daha hoşgörülü bir tavır sergileyebiliyoruz. Ancak elbette bunun yeterli olduğunu söylemek doğru değil. Hâlâ oyunuzu şuraya-buraya vereceksiniz diyen bir zihniyetimiz var. Hâlâ çok gürültülü çalışmalarımız var. Hâlâ şu modern çağda ‘teknolojiden daha fazla faydalanmak yerine babadan kalma usullerle’ sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Aslında bütün taraflar bundan şikâyetçi ama gelin görün ki ‘diğer partiler öyle yapıyorsa ben de yapmalıyım’ zihniyeti hâkim.
AK Parti Develi Kadın Kolları Başkanı partili olsun olmasın her fakirin-fukaranın yardımına koşturan, kalbi hoşgörü ve iman dolu ÜMMÜHANİ KALİBER bacımızın hep söylediği gibi, ‘SEÇİM BİTER GEÇİM KALIR’. Yani birbirimize saygıyı yitirmeyelim, seçimden sonra yüz yüze bakacağız. Şu on beş günlük hoşgörü bize çok şey kazandırır.
Saygılarımla, 22 Mayıs 2015
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
20 Mayıs 2022 Köşe Yazarları
20 Mayıs 2022 Köşe Yazarları
11 Mayıs 2022 Köşe Yazarları
11 Mayıs 2022 Köşe Yazarları