logo

SARIKAMIŞ ŞEHİTLERİNİ ANMA GÜNÜ

Sarıkamış Harekâtı, 1. Dünya savaşı sırasında, Osmanlı İmparatorluğu ile Rus İmparatorluğu arasında Sarıkamış ve çevresinde gerçekleşen muharebedir. Osmanlı İmparatorluğu’nun askeri taktik hataları nedeniyle başarısızlıkla sonuçlanmış bir askeri girişimdir.

Harekât, Sarıkamış yakınlarındaki Allahuekber ve Soğanlı dağlarının eteklerinde, Sarıkamış ve çevresinde (Oltu, Narman, Penek, Horasan, Bardız, Mecingirt, Karaurgan, Divik’te) gerçekleşmiştir.

Sarıkamış, Anadolu’nun birliğini temin etmek ve Güney Kafkasya’daki Türk İslam unsurlarını Ruslara karşı ayaklandırmak maksadını taşıyan iki önemli hedefi içinde barındıran önemli bir harekâttır.

Harekâtın ani ve gizli bir şekilde yapılması planlanmıştır. Buradaki amaç, Rus ordusunu geri çekilmeden Sarıkamış önlerinde yok etmektir. Sarıkamış’ta Rus orduları yok edildiğinde gerek demiryolu hattı gerekse Çoruh Vadisi daha emniyetli kullanılarak ordu, iç bölgelere doğru ilerleme imkânı bulacaktı.

3. Ordu, 22 Aralık 1914 tarihinde Başkomutan Vekili Enver Paşa komutasında Sarıkamış Harekâtını başlatmıştır. Tümenler, gayet ağır bir coğrafyada düşmanla mücadele ederek ilerlerken Enver Paşa, yanlış taktik yaparak birliklerin Bardız’a ulaşmasını beklemeden taarruz emri vermiştir. Böylece düşmanı kuvvetli bir darbeyle yok etmek yerine birlikleri tek tek muharebeye sokarak ordunun Sarıkamış önlerinde erimesine neden olmuştur.

Aslında, Başkumandan Vekili Enver Paşa büyük bir güçle, Rusları hiç beklemedikleri bir yerden, Allahuekber dağlarından aşarak vurmayı ve Kars’ı yeniden vatan topraklarına katmayı hedeflemişti. Bu arada Allahuekber dağlarının yer yer 2-3 bin rakımlı geçitlerinde ısı sıfırın altında 30 dereceye kadar düşüyordu. Türk askerlerinin büyük bölümü ise çölden gelmişti ve üzerlerinde yazlık üniformalar vardı.
İlk günleri başarı ile geçen harekâtın ilerleyen tarihlerinde, yani Ocak ayının başlarına doğru aşırı soğuyan ve tipiye dönen hava şartları, taarruzun seyrini değiştirmiştir. 4 Ocak 1915 tarihinde yollar kapanmış,

şiddetli tipi ve rüzgâr nedeniyle çadırlar yıkılmıştır. Dondurucu soğuk, kar, tipi nedeniyle 60 bin vatan evladının şehit olmasına neden olmuştur. Taarruz 5 Ocak 1915 tarihinde sonlandırılmıştır. Sarıkamış’ta 60 bini donarak, 18 bini savaş esnasında olmak üzere 78 bin evladını şehit vermiştir.

Harekât sona erdiğinde Ruslar yaklaşık 32.000 kayıp vermiştir. Türk Ordusunun tüm şehit, yaralı, hasta, kayıp ve esir olmak üzere toplam kaybı ise 90.000’e ulaşmıştır. Askerin kış şartlarına uygun donanıma sahip olmaması ve sert kış şartları nedeniyle harekât başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

Bu harekat esnasında, cephede kahramanca mücadele eden on binlerce vatan evladının yanı sıra, onlara kışlık giysi, erzak ve mühimmat yetiştirmek için yola çıkan ve Karadeniz’de batırılan Bezm-i Alem, Bahr-i Ahmer ve Mithat Paşa gemilerimizin fedakar personeli de Sarıkamış’ın Deniz Şehitleri olarak tarihimizdeki mümtaz yerlerini almıştır.
Her sene olduğu gibi bu senede Kars’ın Sarıkamış ilçesi ve harekâtın başladığı noktada dâhil edilerek Erzurum başta olmak üzere yurdun dört bir yanından Harekâtın 109’cu yılında da anma etkinlikleri düzenlenecektir.
22 Aralık 1914- 15 Ocak 1915 tarihleri arasındaki Osmanlı- Rus savaşı sırasında Sarıkamış’ta bulunan Allahuekber dağlarında, yurdumuzun dört bir yanından gelen 90 bin kahraman askerimiz, vatanları uğruna canlarını hiç düşünmeden feda etmişlerdir. Sarıkamış Harekâtı, başından sonuna kadar fedakârlık mücadelesidir. Türk tarihinde ender görülen mücadelelerden bir tanesidir. Burada fedakârlık ve azim söz konusudur.

Dondurucu soğuk altında, her türlü zorluğa aldırmadan ve sonunu düşünmeden kol kola şehadete yürüyerek Türk Milletinin en acı destanlarından birini yazan Kahraman Şehitlerimize Allah’tan rahmet dilerken, bugün bir kez daha minnet ve şükranla anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Hepsinin ruhları şad, mekânları cennet olsun.

Share
484 Defa Okundu
#

SENDE YORUM YAZ

9+1 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İLGİNÇ BİLGİLER – 2

    10 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Bir önceki yazımda dünya nüfusu ve konuşulan diller hakkında bilgi vermiştim. Şimdi de dünyadaki insanların yaşantısı, sosyal hayatları hakkında derlediğim ilginç bilgileri aktarmak istiyorum. Yapılan araştırmalarda dünyada yaşayanların %77'sinin konutu var. %23'ünün ise yaşayacak yeri dahi yok. İnsanların %21'i aşırı yemek yiyor, %63'ü istediği kadar yiyebiliyor. İnsanların yüzde 16'sı yetersiz besleniyor. Ancak, dünyada en çok yemek yiyen ülkeleri kesin olarak sıralamak oldukça zordur. Tüketim oranı, ülkelerin nüfus büyüklüğü, yaşam tarzı, ...
  • Üç Gonca Gülüm Adıyaman Ah! Adıyaman Şehitlerim Meral Bulut

    10 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Üç Gonca Gülüm Adıyaman Ah! Adıyaman Şehitlerim Meral Bulut “Alevler sizdeyse, közü bizdedir. Sizde ki yaranın, özü bizdedir.” Bir romanı elinize alıp okumaya başlayınca bırakamazsınız ya, bu da öyle bir kitap. Meral Hanım'ın tasvirleri ve akıcı üslubu sizi yaşayarak kitabı okutuyor sanki. Yazmak bir yetenek ve tutku. Bunun mektebi ve eğitimi de bana göre yok. Tamamen Allah vergisi. Okuyan kendini geliştiren toplumun sorunlarına duyarlı olan elbette başarılı olur. Söz kulağa, yazı uzağa gider. Meral Hanım'ın asrın felaketi depremde haya...
  • GELECEĞE UMUTLA BAKMAK

    10 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Miladi 2025 yılının şu ilk haftalarında, geleceğe ümitle bakabilmek için, her şeyden önce geçmişimiz ile ilgili ciddi bir muhasebe yapıp hatalarımızdan ders çıkarmamız gerekir. Aynı hata ve yanlışları tekrarlamamak çok önemlidir. Bir de geçmişteki başarısızlıklarımıza takılarak geleceğimizi de, aynı olacak diye ipotek altına almak yanlışların en büyüğü olur. Geleceğe umutla bakmak bizim şiarımız olmalıdır. Ümit (Reca) kelimesi, daha çok tasavvufta kullanılan ve kulun Allah’ın rahmetine ve mağfiretine güvenerek ümit içinde olması anlamında ge...
  • GEÇEN BİR YILIN MUHASEBESİ

    10 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Herkesin zaman algısı farklı olsa da zamanın evrendeki en değerli kaynak olduğunda hemfikirdirler. Fakat bu öyle bir değer ki; durdurulamaz, tasarruf edilemez, biriktirilemez, saklanamaz, alınıp satılamaz, ödünç verilemez, kişiye özel duruma dönüştürülemez, devredilemez, geri döndürülemez ve ötelenemez. Allah (cc) Kur’an-ı Kerimde adı “Asır/ zaman” olan bir sure indirmiştir ve öneminden dolayı ona yemin ile başlamaktadır. “Andolsun asra / zamana ki, insan gerçekten ziyan içindedir. Ancak, iman edip de salih ameller işleyenler, birbirlerine hak...