MUAZZAF SUBAY OLMAK

Türk askerinden çocukluğumdan beri hiç korkmadım. Büyüklerim tarafından yaramazlık yapınca onlarla hiç korkutulmadım. Onları görünce kendimi güvende hisseder heyecanla selam verir ve her Türk genci gibi onlara özenirdim. Bu nedenle 1969 yılında hava harp okulu giriş sınavlarına katıldım. Müracaatta;
T.C vatandaşı olmak,
Klasik lise fen bölümünden mezun olmak,
20 yaşından gün almamış olmak,
Tam teşekküllü devlet hastanesinden sağlık kurulu raporu almak,
Yüz kızartıcı suç işlememiş olmak,
168 cm boy ölçüsünden kısa olmamak,
Düzgün ve sağlıklı bir vücut yapısına sahip olmak gibi pek çok ön koşullar gerekmekteydi.
Müracaatın kabul edilmesinden sonra askeri doktor’larca fiziksel muayene ve beden eğitimi elemelerden geçen adaylara ikinci gün, fen bilimleri ve matematik derslerinden yazlı test usulü sınav yapılacaktı.
Elemelerin yapılacağı gün Yeşilyurt Hava Harp Okulu spor tesislerinde Türkiye genelinden gelen sağlıklı, yakışıklı, güçlü, gürbüz ve dalyan gibi TÜRK GENÇLERİ sınav sıralarını bekliyordu. 10 bin aday içersinden ilk elemeleri geçen 500 kişi zekâ gösterisi için yazılı sınavlara katılacaktı ve çok azı Hava Harp Okullu öğrencisi olmaya hak kazanacaktı. Ben beden eğitimi bölümünde kasa minder hareketlerinde başarısız olunca elendim. Bütün bu anlattıklarım yaklaşık 40 yıl önceki sınav koşullarıydı. Günümüzde koşullar daha mı kolay, daha mı zor? Bilmiyorum.
Harp okullarının öğrenci seçme şartları hiçbir yüksek okul ve üniversitede yok. İş askeri okullara girmekle de kalmıyor adaylar dört yıl boyunca zorlu bir askeri ve mesleki eğitimlere tabi tutuluyorlar. Dört yılın sonunda Teğmen olarak görevlerine atanıyorlar. Teğmenden sonraki üst rütbelere geçmek için ikişer yıllık süreler ve bu süre zarfında başarılı olunması gerekiyor. Kurmay olmak için iyi derecede yabancı dil bilmenin yanı sıra pek çok zor koşulları gerektiriyor.
Görüldüğü gibi Türk ordusunun muvazzafları özenle seçilerek katı bir disiplin içinde son derece kaliteli eğitim alan Türk gençlerinden oluşturulmuştur. Türk ordusunun muvazzafları devşirme değil, seçme bir ordudur. Belki de bu sayede dünyanın en güçlü ordusu Türk ordusudur. Bu yüzdendir ki ülkemizin, cumhuriyetimizin ve milletimizin korunması başta güçlü Türk ordusuna emanet edilmiştir.
Devlete, millete, cumhuriyete, İslamiyet’e karşı Türk Ordusu’ndan ihanet hiçbir zaman beklenemez. Hiç bir kişi veya kuruluş bunun aksine inandıramaz. Türk ordusunun itibarına saldıranları ve bu saldırganlara cesaret verenleri Türk halkının onayladığını kimse zannetmesin. Bu milletin en önemli vasfı asker bir millet oluşudur.
Biliniz ki kendi askerinden çekinenlerin korkanların, onların bir ihanet içinde olacaklarına inananların hurafelerle şartlanmış beyinleri vardır.