ÖLENLER BİRBİRLERİYLE GÖRÜŞÜR MÜ ?

Ölenler dünyadakilerin ne yaptığından haberdar olurlarmı ? Cennette aile hayatı varmı ? Dünya dayken evli olanlar ahirettede beraber olabilirlermi ? Bu haftaki sorularınızın hepsi birbirine yakın olduğu için beraberce cevap yazmak icap etti.
Bu sorular itikat meselesidir. Kelam ilmine göre cevaplamamız gerekir. Ve kesinlikle ehli sünnet inancina göre olacaktir, çünkü ne kadar bildiğimiz Allah (c.c) dostu veya alimler varsa bu sistem üzere inanmış ve yaşamışlardır.
Yunus Emre’ler, Mevlanalar, Ahmet Yeseviler, Mahmut hüdailer daha nice alimler vardır. Ölenler eğer cennetlik ise izin verildiği kadar birbirlerini ziyaret ederler.
Eğer cehennemlik ise esir olduklarindan dolayi o imkanları olmaz. Hatta cennetlikler belirli zamanlarda izne bağlı olarak dünyadakileri ziyarete gelirler.
Biz her ne kadar hissetmesekte onlar bizi ziyaret ederler. Onlar için yaptığımız hayırlar, hasenatlar sevapları alınca çok sevinirler.
Bu sebeple Millet olarak Cuma günleri veya geceleri yasinler okuruz. Bazı zamanlar üç ihlasla beraber fatihalar göndeririz.
Bizim sıkıntılarımızı onlarda bilirler ve üzülürler, hatta ve hatta manevi yönden mertebesi yüksek olanlar bu dünyadaki bazı işlerde vazifelendirilirler.
Nasıl ki Bu dünyadaki devletlerin meclisleri varsa bu dünyayi temsil eden manevi meclisde vardır,buna Divan-ı Salihiyn derler. Üç ler, Yedi ler, Kırk lar hep bunların emrindedir. Manevi rical onların kararlarını uygularlar. Ordular askerler vardır, komutanlar vardır,hatta ve hatta bu dünyada yaşıyanlardanda o manevi ricanın içinde vardır.Ehli Sünnet inancı böyledir.
Sorularımızın cevabını aşağıdaki tariflerden vermiş oluruz : Cenneti, Peygamber efendimizin (a.s.) tarifiyle anlatmaya çalışalım, Ebu Hureyre (r.a.) efendimizden rivayet ettiği bir hadis-i şeriflerinde cennet şöyle anlatılıyor; Cennetin toprağı un gibi bembeyaz ve halis misktir, cennetin duvarları altın ve gümüş kerpiçtendir. Toprağı zaferan çamuru ise misktir, cennetin ırmakları misk dağlarının eteklerinden çıkar, cennete giren nimetlere erişir, darlık çekmez, elbisesi eskimez, gençliği yıpranmaz, yaşlanmaz, cennette gözlerin görmediği, kulakların duymadığı, akla gelmeyen nimetler vardır.
Orada tükürmek yoktur, sümkürmek yoktur, abdest haneye gitmek yoktur, insan terleyerek acıkır, terleri misk gibi kokar. Cennette bir insan çocuk isterse istediği şekilde çocuğu olur, cennettekiler dostlarıyla görüşmek isterlerse, o zaman oturdukları tahtlar, koltuklar harekete geçer ve uçarak dostlarını ziyaret ederler.
Cennet ırmaklarının çakıl taşları yakut ve zebercettendir, Ağaçların,hurmaların ve bağların kökleri incidendir, cennette şimşek gibi hızlı at ve develer vardır.
Yularları, eğerleri, heybeleri kızıl yakuttandır, cennet ehli tüysüz, sakalsız, beyaz tenli,sürmeli, 33 yaşında olacaklardır.
Cennette en düşük mevkide olanların 80.000 hizmetçisi olacaktır, Peygamber Efendimizin (a.s.) tarifiyle cennette toprağın rengini ham maddesini çakıl taşlarının cinslerini saraylarının renkleri çocuk istenildiği zaman doğumun olacağını, böylece öğrenmiş olduk. Rabbimiz oraya girenlerden eylesin.