logo

MEDENİYETİN KAYNAĞI İLİM VE İRFANDIR

2024-2025 eğitim öğretim yılı geçtiğimiz hafta başladı ve 20 milyon öğrenci okullarına döndü. Önümüzdeki haftalarda da yaklaşık 9 milyon öğrencimiz üniversitelere başlayacaklardır. Bu kadar genç nüfus bu millete Allah’ın bir lütfudur. Ümidimiz ve istikbalimiz olan bu göz nuru, gönül süruru ve göz aydınlığı gençlerimize Yüce Allah sağlık sıhhat ve zihin açıklığı versin! İlim- irfanla donanmış, milli ve manevi değerlerimizle yoğurulmuş; vatanına, milletine, dinine, diyanetine ve insanlığa hizmetkar bireyler olmalarını Cenab-ı Allahtan niyaz ederim.

İlim; Allah’ın bir ismi olup, bilgisizliğin (cehl) karşıtıdır ve sözlükte “bilmek” anlamına gelir. İrfan, sözlükte bilme, sezme ya da anlama anlamlarına gelir. İrfan kelimesi ayrıca gerçeğe ulaşmak için güçlü sezgi demektir.(TDK) Ayrıca irfan, Allah ve O’nun sıfatları, fiilleri, isimleri ve tecellileri hakkında mânevî tecrübeyle doğrudan elde edilen bilgi anlamında bir tasavvuf terimdir. Medeniyet ise: TDK’ ya göre “uygarlık” anlamına gelir. Medeniyet teriminin düşünce tarihi boyunca kazandığı anlamların ortak noktası şehir hayatının sosyal, siyasal, entelektüel, kurumsal, teknik ve ekonomik alanlarda mümkün kıldığı birikim, düzey ve fırsatları ifade ediyor olmasıdır.(TDV islam Ansiklopedisi)

Dinimiz İslam ilme ve irfana, bilgiye ve hikmete büyük önem verir. “Yaratan Rabbinin adıyla oku!” (Alak, 1) emriyle başlayan ilk vahiy, bizleri kâinatı ve bütün alemi vahyin ışığında okumaya ve anlamaya çağırır. “De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”( Zümer, 9 ) ayet-i kerimesi, ilmin ve âlimin Allah katındaki değerini gösterir. Rabbimizin kalem üzerine yemin etmesi, Kur’an-ı Kerim’de “Kalem” ismiyle müstakil bir sûrenin bulunması da her mümin için ilmin ve bilginin ne denli kıymetli olduğuna işaret eder.

Vahyin kontrolündeki ilim, her alanda insanlığın önünü açan ve aydınlatan çok değerli bir ışıktır, hazinedir. Zira insan, hem rabbini ve hem de kendini ilimle bilir. Allah’ın mesajlarını ilimle öğrenir ve anlar. Varlığın gaye ve hikmetini ilimle kavrar. Nefsini ilimle terbiye eder. Hakkı, adaleti, ahlakı, fazileti ve doğruyu ilimle öğrenir. Yaratıcısına karşı sorumluluklarını ve kulluk görevlerini ilimle yerine getirir.

Yüce Allah’ın bir ismi de ilimdir. Bütün ilimlerin kaynağı Allahtır. Allah Teâlâ, insanı yaratmış, ona bilmediklerini öğretmiştir. İlim tahsil etmenin amacı da Cenâb-ı Hakk’ı tanımak, rızasını kazanmak ve insanlığa faydalı olmaktır. Bu gayelerden yoksun bir ilim insanlığa barış ve huzur değil savaş ve felaket getirir. Siyonistlere ve emperyalistlerde olduğu gibi. Nitekim Resûlüllah (s.a.s) Cenâb-ı Hakk’a şöyle dua etmiştir: “Allah’ım! Fayda vermeyen ilimden sana sığınırım.”( Nesâî, İstiâze, 13) “Allah’ım! Bana öğrettiklerinle beni faydalandır. Fayda verecek ilmi bana öğret ve ilmimi artır.”( Tirmizî, Deavât 128)

Allah Rasulü (s.a.s) şöyle buyurmuştur: “Kuşkusuz âlimler peygamberlerin vârisleridir. Peygamberler miras olarak ne altın ne de gümüş bırakmışlardır; onların bıraktıkları yegâne miras ilimdir.”( Tirmizî, İlim, 19) O halde Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in mirasına en çok biz Müslümanlar sahip çıkmalıyız. Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin ilim, irfan, hikmet ve güzel ahlakı kuşanmış bireyler olarak yetişmeleri için gayret göstermeliyiz.

En büyük zenginliğimiz olan çocuklarımızı ve gençlerimizi ilim, irfan, bilgi, hikmet ve güzel ahlakla yetiştirmek millet olarak en önemli sorumluluğumuzdur. Vahyin ışığında ve kontrolünde yetişmeleri için hem birey olarak hem de devlet olarak çaba göstermeliyiz. Özelde ülke olarak bizim, genelde ise tüm dünya milletlerinin bu konuya önem vermesi gerekir. Yoksa gençlerin sağa sola nasıl savrulduğunu üzülerek arkalarından izler dururuz.

Bu vesileyle yeni eğitim-öğretim yılının öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz, tüm ailelerimiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum. Yazımızı en güzel muallim olan Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu müjdesiyle bitirelim: “Kim ilim öğrenmek için yola çıkarsa Allah da ona cennete giden yolu kolaylaştırır.”( Tirmizî, İlim, 19)

Ali Rıza Tahiroğlu

DİB. Başkanlık Müftüsü

Share
455 Defa Okundu
#

SENDE YORUM YAZ

8+9 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • SARKOPENİ NEDİR?

    24 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Tıp dilinde sarkopeni olarak adlandırılan yaşlılarda kas erimesi, ilerleyen yaşa bağlı olarak kas kütlesi ve fonksiyonlarında meydana gelen istem dışı kayıptır. Sarkopeni aslında yaşla birlikte kas kütlesi ve iskelet gücünün kaybıdır Fiziksel olarak bağımsız bir hayat sürdürebilmek için sağlıklı bir kas dokusu ve kas fonksiyonlarına sahip olabilmemiz gerekir. Yaşlılarda sarkopeni (kas erimesi) çeşitli sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden olarak fiziksel yetersizlik, düşük yaşam kalitesi, travma ve ölüm gibi istenmeyen sonuçlarla bitebili...
  • Develi Çarşı Camiinin Mimarı Salim Alp

    24 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Salim ağabey ile sohbetimizde mimarlık mezuniyetimden yaklaşık 15 yıl sonra Çarşı Camii'nin yapılması bize nasip oldu, diye anlattı. Çarşı Camii Dernek Yönetim Kurulu'nun: Av: Esat Cebeci, İş adamı: Şadi Kolay, İş Adamı: Suat Köylüoğlu, Eczacı: Haluk Yalçın, Milletvekili : Salih Kapusuz'dan oluştuğunu dile getirdi. Vefat edenlere Allahtan rahmet, hayatta olanlara sağlıklı bir ömür diledi. Bu proje Sayın Develi Müftümüz Mustafa Başaran'ın teşviki ile daha önce vakıfların kararı ile bir kısım yıkılmış olan eski Çarşı Camii'nin yerine yenisin...
  • RAHMANA KUL OLMAK (UBÛDİYYET) -2

    17 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Rabbimize karşı kulluğumuzda ne kadar hassas olsak da, insan olmanın gereği hata ve günahtan uzak kalamıyoruz. Ama hata edenlerin en hayırlısı hatasından pişman olup Rabbine dönmeyi bilendir. Allah da günahını fark edip pişmanlık duyan kulunun tövbe etmesine çok sevinir( Müslim, Tevbe, l). Rahmeti geniş Rabbimiz (Mü'min, 7; Mlüslim, Tcvbe, 14) gecenin son üçte birinde dünya semasına iner (rahmet nazarıyla bakar) ve "Bana dua eden yok mu, duasını kabul edeyim! Benden isteyen yok mu, ona (dilediğini) vereyim! Benden mağfiret isteyen yok mu, onu b...
  • RAHMANA KUL OLMAK (UBÛDİYYET) -1

    17 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Ubudiyet; Zahirî ve bâtıni açıdan Allah’a tam kulluğu ifade eden tasavvuf terimidir. Dinimizde insanın Allah’a karşı hürmet, tevazu, sevgi ve itaatini göstermek, rızasını elde etmek niyetiyle ortaya koyduğu dinî içerikli davranışlar için ibadet, hayatını daima Allah’a karşı saygı ve itaat bilinci içinde sürdürmesi şeklindeki kulluk duyarlılığı için de ubudiyet kelimeleri kullanılmıştır. İbadette belirli fiilleri yerine getirme öne çıkarken ubudiyette bu fillerle kazanılan hal, ahlâkî ve manevi öz ağır basmaktadır. (TDV, İslam Ansiklopedisi, cil...