logo

İstanbul Develi ve Yöresi Kültür ve Dayanışma Derneğimizin 74 Yıllık Tarihçesi

Derneğimiz 1950’li yıllarda İstanbul’un Aksaray semti Akdemir Apartmanında Merhum Dr. Ali Akdemir, Av. Hayrettin Bıçakçı, Nuri Kalem, Mustafa Elbaşı, Hacı İzzet Özilhan, Av. Mustafa Süllüoğlu, Fevzi Özdemir ve Muharrem Topuz Beyler tarafından “Develililer ve Develi’yi Sevenler Derneği” adıyla kuruluyor. Doktor Ali Akdemir Bey’in muayenehanesinde hizmete başlıyor. Derneğimiz üyelerine sağlık konusunda yardımcı olan Dr. Ali Bey’in üyelerden muayene ücreti almadığını o günleri yaşayan ağabeyim merhum Nevzat Cebeci’den dinlemiştim. Çünkü 1957 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde öğrenciydi. Merhum Nuri Kalem 1944 yılında Develi’den İstanbul’a göç eden Develili ilk iş adamlarımızdandır. Derneğimizin bu tarihten sonra kurulduğu tahmin edilmektedir.
Kurucu başkan Merhum Dr. Ali Akdemir
(1950-1960) uzun zaman derneğimizde başkanlık yapmış, birçok hemşerimiz Yönetim kurullarında görev alarak bu hizmeti devam ettirmişlerdir. 1960 ihtilali ile derneklerin faaliyeti durdurulmuştur.
Av. Atilla Oral, Orhan Gürlek Dönemi:
Başkanımızın eşi Nimet Oral abla ile görüşmemizde Ankara’ya taşınana kadar Av. Atilla Oral (1963-1966) tarihleri arası başkanlık yaptığını ifade etti.
Merhum Orhan Gürlek’in (1966-1968) yıllarında Dernek Başkanlığı ile devam edilmiştir. Başkanımızın oğlu Oktay Gürlek ile görüşerek babası ile ilgili bilgi aldım. İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar Komisyonu başkanlığı yaptığını hatırlıyorum. Merhumlara Allahtan rahmet dilerim.
Şükrü Maşlak ve Cihat Develioğlu Dönemi :
Başkanımız: Şükrü Maşlak’ın kızı Tülay Hanım ile görüştüğümüzde babasının on yıl başkanlık yaptığını söyledi.1968 Yılında Şükrü Maşlak (1968-1978) ve merhum Cihat Develioğlu’nun (1978) başkanlığı ile dernek faaliyetine devam ederken, 1980 ihtilali ile dernek faaliyetleri durdurulmuştur. 2010 yılında başkanımız vefat etmiştir.
Dernekte başkanlık yapan yönetimde görev alan tüm büyüklerimizin ortak paydası Develi sevdasıdır. Vefat eden başkanlarımıza Allahtan rahmet dilerim. Bu dönemden sadece Şükrü Maşlak başkanımız hayatta ona da sağlıklı uzun bir ömür dilerim.
Derneğimizin İkinci Kez Kuruluşu :
Değerli valim Necati Develioğlu’nun İstanbul Vali Yardımcılığı yaptığı 1986 yıllarında münfesih olması için onay bekleyen dernekler arasında “Develi’yi Sevenler Derneği”nin de arsası olduğunu görür. Konuyu Merhum amcazadesi Ali Servet Develioğlu’na söyler. Hemşehrilerimizle Bakırköy Gelik Restoran’da düzenlenen yemekli toplantıda Servet Develioğlu başkanlığında bir yıl önce Aksaray Kızılay Binası’nda kurulan Develi ve Yöresi Kültür ve Dayanışma Derneği’ne Fatih’te bulunan arsa valilik onayıyla Vali Yardımcısı Necati Ağabeyin girişimiyle intikal ettirilir. Derneğin ikinci kez yeniden kurulmasında çaba gösterip öncü olan Necati ağabeyime derneğimiz adına minnet ve şükranlarımı arz ederim.
İkinci Dönemden Bugüne Başkanlarımız :
1987 yılında denek Ali Servet Develioğlu tarafından yeniden kurulmuştur. Ali Servet Develioğlu (1987-1990), Hüseyin Setenci (1990-1992), Yücel Suyolcu (1992-1993),Dr. Lütfü Avcı (1993-1994), Asb. Zeki Sevimay (1994-1996), Muzaffer Aksu (1996-2001), Emekli Vali Necati Develioğlu (2001-2003), Mehmet Paksoy (2003-2005), Sami Dedeoğlu (2005-2015), Mehmet Papak (2015-2017),
M. Orhan Cebeci (2017-2025) yılından bugüne gelinmiştir.
Derneğimizin Beyazıt Gedik Paşa’daki dairesi ve Fatih’teki arsası satılarak 2003 yılında bugünkü Kadıköy, Rıhtım Caddesindeki dernek merkezi satın alınmıştır. Burada faaliyetlerine devam etmektedir. Derneğimiz Develi’de yapılan hayır eserlere öncülük yapmıştır. İhtiyaç sahibi öğrencilere ve ailelere yardımlar devam etmektedir. İstanbul’dan Develi’ye kurduğumuz gönül köprümüz her geçen gün güçlenmektedir. Mevlâm Develili Hayırsever, kadirşinas hemşerilerimizden razı ve memnun olsun.

Share
863 Defa Okundu
#

SENDE YORUM YAZ

4+5 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • RAKAM VE SAYI

    13 Şubat 2025 Köşe Yazarları

    Günlük hayatta "rakam" ve "sayı" birbirine yakın birer kavram olduğu için bazen birlikte söylemek durumunda kalabiliriz. Ancak matematiksel olarak bu iki kavram arasında önemli bir fark vardır. Bu farkı anlamak, matematiksel düşünce yapısının temelini oluşturmaktadır. Rakam, kelimesi Arapça kökenlidir ve sayıları yazılı olarak ifade etmek için kullandığımız sembollere denilmektedir. Modern ondalık sayı sisteminde kullandığımız rakamlar şunlardır: 0,1,2,3,4,5,6,7,8,9'dur. Yani, toplamda 10 adet rakam vardır. Rakamlar, sayıları oluşturmak için k...
  • Dünya Kayserililer Günü İstanbul’da Kutlandı

    13 Şubat 2025 Köşe Yazarları

    İstanbul'da yaşayan Kadim şehir Kayserililer Senenin 38. gününe denk gelen 7 Şubat “Dünya Kayserililer Günü” 7. etkinliği düzenledi. Kayseri Kültür ve Tanıtım Platformu tarafından organize edilen 2019 yılında başlatılan bu yıl ise yedincisi düzenlenen etkinlikte 11 ilimizi etkileyen 6 Şubat depremlerin 2.yılında hayatını kaybeden canlar unutulmadı. Kur'an-ı Kerim okundu dualar edildi. Tomarzalılar Vakfı Hekimoğlu Kültür Merkezinde gerçekleştirilen programın sunumunu Platform başkanı Ahmet Keklik üstlendi. Etkinliğe ev sahipliği yapan Tomarzalı...
  • DOMATESİN TARİHÇESİ

    07 Şubat 2025 Köşe Yazarları

    Domates (Solanum lycopersicum), patlıcangiller familyasına ait, dünya genelinde yaygın olarak yetiştirilen ve tüketilen bir bitkidir. Botanik olarak meyve sınıfına girse de mutfakta sebze olarak kabul edilir. Domatesin ilk olarak ne zaman "bulunduğu" sorusu biraz karmaşık olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü domatesin varlığı binlerce yıl öncesine dayanmakta ve bu süreçte evrim geçirerek bugünkü haline gelmiştir. Bu nedenle, belirli bir "bulunma" tarihi vermek zor. Domatesin kökeni Güney Amerika'daki And Dağları bölgesine, özellikle Peru ve Ek...
  • Saraydaki Kayserili

    07 Şubat 2025 Köşe Yazarları

    “O günlerde üstüne bir durgunluk çökmüştü. Düşüncelere dalmıştı. İşte o sırada hiç unutamam 16 Kasım 1922 günü, sabah kahvesini götürdüğüm zaman tuhaf tuhaf yüzüme bakarak: - Şaşkın şaşkın ne duruyorsun karşımda? Git bana bir kahve daha yap, dedi . - Onu ilk defa bu kadar sinirli ve bitkin görüyordum. Geceyi uykusuz geçirdiği belliydi. Sesi bile sönükleşmişti. İkinci kahveyi götürdüm. Her zamanki gibi, bir kenarda durdum. Yaklaşmamı işaret etti. - Vaziyetin vehamet kesbettiğini biliyorsun burada , artık hayatımız tehlikede…Binaenaleyh , ben ...