logo

İnsan Doğada Ürettikçe Değer Kazanır

“Allah yeryüzünü de ancak sadece canlı varlıklar için yaşanır bir hale getirdi. Orayı meyveler ve salkım tomurcuklu hurma ağaçlarının, kabuklu, kapçıklı taneler ve güzel kokulu bitkilerin yetişmesi için elverişli hale getirdi. O halde ey insanlar, Rabbinizin bu/ hangi nimetlerini yalanlayabilir misiniz?” (Rahman, 10-13)
Değerli Okurlarım!
Kur’an-Kerim yukarıda mealini verdiğimiz ayet ile ve daha pek çok ayette denizlere, nehirlere, ovalara, dağlara sık sık değindiği ve bunların kudreti sonsuz bir sanatkârın elinden çıktığını hatırlattıktan sonra yeryüzünü kaplayan bitki örtüsüne ve bunların faziletine de yeri geldikçe temas eder ve bu nimetlerden yararlanmak için insanların gayret göstermesini ister. Bu bağlamda tarımın yararına işaret eder. İnsanın varoluşunun en önemli kaynağının tarım olduğunu vurgular.
Diğer yandan çeşitli meyvelere ve meyveleri veren ağaçlara dikkatler çekilir, Allah’ın bu güzel nimetlerinden en iyi şekilde yararlanmamız bildirilir. Bu nedenledir ki insanlık tarihine baktığımızda tarım insanların en eski geçim ve yaşam kaynağı olmuştur. Ama bu gün geldiğimiz durum itibariyle çoğu tarımsal alanlarımız kentsel dönüşümlere heba ediliyor, tarım alanlarının azalmasına ve dolayısı ile ihtiyaç duyulan tarım ürünlerinin başka ülkelerden alınmasına neden oluyor. Hızla büyüyen nüfusumuz daralan ve küçülen tarım alanlarımız, hor kullandığımız ve değerini bir türlü kavrayamadığımız toprağımız gün geçtikçe ya erozyon nedeniyle denizlere dökülüyor ya da sanayileşme ve ekonomik büyüme kaygısıyla heba ediliyor. Torağımıza, vadilerimize, ormanlarımıza, bereketli coğrafyamıza Yeteri kadar değer vermiyoruz. Gün geçtikçe üretici toplum olmaktan çıkıyoruz. Tüketen toplum modasına hızlı bir şekilde geçiyoruz. Maalesef bu hazırcılığın getirdiği sorunlar kat kat günden güne büyüyor. Böylece kırsalda yaşayan tarımla iştigal eden çiftçilerimiz yumurtayı bile şehirden alır hale geliyor. Bu da ekonomik olarak ülkemizi dışa bağımlı hale getiriyor.
Buna çözüm bulunmadığı takdirde ülkemizde olumsuz gelişmeler yaşanacak, dar gelirlilerin yaşamları zorlaşacak daha da vahimi sosyal problemlere yol açacaktır. Yüce Allah tüm canlıların yaşamlarını sürdürmeleri ve doğanın nimetlerinin kıymetini bilmeleri için çağrıda bulunuyor. Ve insan ile tabiatın bir bütünlük içinde varlığını sürdürmelerini; özü, sözü doğru bir insandan çıkan güzel bir sözü, kökü yere yerleşmiş, dalları da göğe doğru uzanmış, Allah’ın izniyle her zaman, her mevsim ürününü veren güzel ağaca benzetiyor. Güzel sözün köklü meyveli ağaç gibi sağlam ve yararlı olduğu bildiriliyor. Kötü ve çirkin sözü ise, hafif rüzgârın esmesiyle sürüklenen köksüz, yararsız çürük ağaca benzetiyor. Demek oluyor ki insan toprağa sadık kalarak, onun yapısını bozmadan doğru dürüst çalıştığı takdirde toprakta karşılığını bereketli bir şekilde sunacak böylece insanoğlu kimseye muhtaç olmada yaşamını sürdürecektir.

Share
99.050 Defa Okundu
#

SENDE YORUM YAZ

9+2 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • RAHMANA KUL OLMAK (UBÛDİYYET) -2

    03 Aralık 2024 Köşe Yazarları

    Rabbimize karşı kulluğumuzda ne kadar hassas olsak da, insan olmanın gereği hata ve günahtan uzak kalamıyoruz. Ama hata edenlerin en hayırlısı hatasından pişman olup Rabbine dönmeyi bilendir. Allah da günahını fark edip pişmanlık duyan kulunun tövbe etmesine çok sevinir( Müslim, Tevbe, l). Rahmeti geniş Rabbimiz (Mü'min, 7; Mlüslim, Tcvbe, 14) gecenin son üçte birinde dünya semasına iner (rahmet nazarıyla bakar) ve "Bana dua eden yok mu, duasını kabul edeyim! Benden isteyen yok mu, ona (dilediğini) vereyim! Benden mağfiret isteyen yok mu, onu b...
  • RAHMANA KUL OLMAK (UBÛDİYYET) -1

    29 Kasım 2024 Köşe Yazarları

    Ubudiyyet; Zâhirî ve bâtınî açıdan Allah’a tam kulluğu ifade eden tasavvuf terimidir. Dinimizde insanın Allah’a karşı hürmet, tevazu, sevgi ve itaatini göstermek, rızasını elde etmek niyetiyle ortaya koyduğu dinî içerikli davranışlar için ibâdet, hayatını daima Allah’a karşı saygı ve itaat bilinci içinde sürdürmesi şeklindeki kulluk duyarlılığı için de ubûdiyyet kelimeleri kullanılmıştır. İbadette belirli fiilleri yerine getirme öne çıkarken ubûdiyyette bu fillerle kazanılan hal, ahlâkî ve mânevî öz ağır basmaktadır. (TDV, İslam Ansiklopedisi, ...
  • DÜNYA ŞOFÖRLER GÜNÜ

    29 Kasım 2024 Köşe Yazarları

    Şoför, kendi başına ve belirli bir süre içerisinde, uzun veya kısa mesafeli yolculuklarda, motorlu yolcu taşıma araçlarını trafik kurallarına uygun olarak, güvenli bir şekilde kullanma ve yolcuların gidecekleri yerlere en iyi şartlarda ulaştırma bilgi ve becerisine sahip nitelikli kişidir. Aynı zamanda şoför, kullandığı aracın çalışma prensibine yetkin, bunu en etkin şekilde kullanan ve bu süreç içerisinde çevre koşullarına, yolcuların ve kendisinin güvenliğine son derece dikkat eden kişidir. Dünya Şoförler Günü, her yıl 30 Kasım'da kutlanan ...
  • Develi ve Yöresi Derneğimizin Sümengen Otel’de Bursiyerlerimize Tanışma Kahvaltısı

    29 Kasım 2024 Köşe Yazarları

    2024/2025 Dönemi faaliyetlerimiz 2 Kasım'da dernekte Prof. Dr. Recep Bozdoğan hocamızın “ LİDERLİK” konferansı ile başladı. Her dönem yaptığımız diksiyon kursumuz bu dönemde devam etti. Kursumuz bursiyerimiz Ayşe Kural tarafından iki hafta süreyle verildi. Katılmayan öğrencilerimiz için bu kurs bir kayıptır. 23.11.2024 Tarihinde Sultanahmet Sümengen Otel'de Mustafa Sümengen ağabeyimizin sponsorluğunda Gençlik Komisyonumuz açık büfe kahvaltıda bir araya geldi. Mustafa Sümengen ağabeyimize derneğimize her zaman yaptığı maddi ve manevi destekl...