logo

İLGİNÇ BİLGİLER – 2

Bir önceki yazımda dünya nüfusu ve konuşulan diller hakkında bilgi vermiştim. Şimdi de dünyadaki insanların yaşantısı, sosyal hayatları hakkında derlediğim ilginç bilgileri aktarmak istiyorum.
Yapılan araştırmalarda dünyada yaşayanların %77’sinin konutu var. %23’ünün ise yaşayacak yeri dahi yok. İnsanların %21’i aşırı yemek yiyor, %63’ü istediği kadar yiyebiliyor. İnsanların yüzde 16’sı yetersiz besleniyor.
Ancak, dünyada en çok yemek yiyen ülkeleri kesin olarak sıralamak oldukça zordur. Tüketim oranı, ülkelerin nüfus büyüklüğü, yaşam tarzı, beslenme alışkanlıkları ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilmektedir. Dengeli beslenmek için günlük alınması gereken kalori miktarı kişi başına farklılık göstermektedir. Bu farklılık, cinsiyet, yaş, vücut ağırlığı, fiziksel aktivite düzeyi ve metabolizma hızı gibi birçok faktöre bağlıdır. Yetişkin bir insanın ortalama günlük kalori tüketimi 2000-2500 arasında olması önerilmektedir. Ancak bu değerler bireysel farklılıklara, çalışma alanına ve fiziksel aktiviteye göre değişkenlik göstermektedir.
Dijital dünyanın hayatımız ve toplumlar üzerindeki etkisini anlamak için bu tarz araştırmalar her geçen gün daha çok önem kazanmaktadır. Yapılan araştırmalara göre dünya nüfusunun üçte ikisinden fazlası yani %75’inin cep telefonu var. %25’inin ise yok. Yüzde 30’unun internet erişimi var. Yüzde 70’inin ise internete erişim koşulları yok.
Türkiye’de mobil abone sayısı 83,5 milyona yaklaşmıştır. Mobil abonelerin 77 milyondan fazlası 4,5G hizmeti alanlardan oluşmaktadır, Ülkemizde internet kullanıcı sayısı 71,38 milyon abone ulaşmış durumdadır. Aktif sosyal medya kullanıcı sayısı ise 62,55 milyon kişidir. Bu veriler her zaman değişkenlik arz etmektedir.
Dünyada insanların %7’si yüksek öğrenim görmüş, %93’ü ise kolej veya üniversitede okumamıştır. İnsanların %83’ü okuma yazma biliyor, %17’si ise okuma yazma bilmiyor.
Pew Araştırma Merkezine göre dünya nüfusunun %30’u Hıristiyan, %25 ‘i İslam, %15’i Hindu, %7’si Budist, %8’i diğer dinler, %15 ‘sinin ise dini inancı hiç yok.
İnsanların %87’si temiz içme suyuna sahip iken, %13’ünün ya temiz içme suyu yok ya da kirli su kaynağına erişimi var. İnsanların, %26’sı 14 yıldan az yaşıyor. %66’sı 15 ile 64 yaşları arasında yaşıyor. %8’i 65 yaş üstü kişiler oluşturuyor.
ABD’de yapılan büyük bir araştırmada şu bilgiler ortaya çıkmıştır.
Bir insanın en verimli yaşı 60 ile 70 arasıdır. Bir insanın en verimli 2. evresi 70 ila 80 yaş arasıdır. Bir insanın en verimli 3. aşaması 50 ve 60 yaş arasıdır. Nobel Ödülü sahiplerinin yaş ortalaması 62’dir. Dünyanın en büyük 100 şirketinin başkanlarının yaş ortalaması 63’tür. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki en büyük 100 kilisenin papazlarının ortalama yaşı 71’dir. Türkiye’de doğuşta beklenen ortalama yaşam süresi 77,3 yıl olmuştur.
Yapılan araştırmalar kişinin en iyi ve en verimli yıllarının 60 ile 80 yaşları arasında gerçekleştiğini doğrulamaktadır. Bu çalışma, doktorlar ve psikologlardan oluşan bir ekip tarafından NEW ENGLAND JOURNAL OF MEDICINE’da yayınlanmıştır.
New England Tıp Dergisinin yaptığı bir araştırmada ise, 60 yaşında duygusal ve zihinsel potansiyelin zirveye ulaşıldığını ve bunun 80 yaşına kadar devam ettiğini buldular. Dolayısıyla 60, 70 ya da 80 yaşındaysanız hayatınızın en iyi seviyesindesiniz.
Yaşayacak bir yeriniz varsa, besleyici yiyecekler yerseniz, temiz su içerseniz, cep telefonunuz varsa, İnternette gezinebiliyorsanız ve kolej veya üniversiteden mezunsanız, küçük ayrıcalıklı bir gruptasınız demektir. (%7’den az kategoride) Bunun kıymetini bilin.
Eğer 65 yaşın üzerindeyseniz mutlu olun ve şükredin. Hayata iyi bakın, anı yakalayın. Sizden önce gidenlerin %92’si gibi siz de bu dünyayı 65 yaşından önce terk etmediğiniz için Allaha şükredin. Bu nedenle sen zaten mübarek bir insansın ve kendi sağlığına dikkat etmelisin. Geriye kalan hayatının her anının kıymetini bilerek yaşamalısın. Hepinize sağlıklı günler dilerim.

Share
166 Defa Okundu
#

SENDE YORUM YAZ

6+4 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • SARKOPENİ NEDİR?

    24 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Tıp dilinde sarkopeni olarak adlandırılan yaşlılarda kas erimesi, ilerleyen yaşa bağlı olarak kas kütlesi ve fonksiyonlarında meydana gelen istem dışı kayıptır. Sarkopeni aslında yaşla birlikte kas kütlesi ve iskelet gücünün kaybıdır Fiziksel olarak bağımsız bir hayat sürdürebilmek için sağlıklı bir kas dokusu ve kas fonksiyonlarına sahip olabilmemiz gerekir. Yaşlılarda sarkopeni (kas erimesi) çeşitli sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden olarak fiziksel yetersizlik, düşük yaşam kalitesi, travma ve ölüm gibi istenmeyen sonuçlarla bitebili...
  • Develi Çarşı Camiinin Mimarı Salim Alp

    24 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Salim ağabey ile sohbetimizde mimarlık mezuniyetimden yaklaşık 15 yıl sonra Çarşı Camii'nin yapılması bize nasip oldu, diye anlattı. Çarşı Camii Dernek Yönetim Kurulu'nun: Av: Esat Cebeci, İş adamı: Şadi Kolay, İş Adamı: Suat Köylüoğlu, Eczacı: Haluk Yalçın, Milletvekili : Salih Kapusuz'dan oluştuğunu dile getirdi. Vefat edenlere Allahtan rahmet, hayatta olanlara sağlıklı bir ömür diledi. Bu proje Sayın Develi Müftümüz Mustafa Başaran'ın teşviki ile daha önce vakıfların kararı ile bir kısım yıkılmış olan eski Çarşı Camii'nin yerine yenisin...
  • RAHMANA KUL OLMAK (UBÛDİYYET) -2

    17 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Rabbimize karşı kulluğumuzda ne kadar hassas olsak da, insan olmanın gereği hata ve günahtan uzak kalamıyoruz. Ama hata edenlerin en hayırlısı hatasından pişman olup Rabbine dönmeyi bilendir. Allah da günahını fark edip pişmanlık duyan kulunun tövbe etmesine çok sevinir( Müslim, Tevbe, l). Rahmeti geniş Rabbimiz (Mü'min, 7; Mlüslim, Tcvbe, 14) gecenin son üçte birinde dünya semasına iner (rahmet nazarıyla bakar) ve "Bana dua eden yok mu, duasını kabul edeyim! Benden isteyen yok mu, ona (dilediğini) vereyim! Benden mağfiret isteyen yok mu, onu b...
  • RAHMANA KUL OLMAK (UBÛDİYYET) -1

    17 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Ubudiyet; Zahirî ve bâtıni açıdan Allah’a tam kulluğu ifade eden tasavvuf terimidir. Dinimizde insanın Allah’a karşı hürmet, tevazu, sevgi ve itaatini göstermek, rızasını elde etmek niyetiyle ortaya koyduğu dinî içerikli davranışlar için ibadet, hayatını daima Allah’a karşı saygı ve itaat bilinci içinde sürdürmesi şeklindeki kulluk duyarlılığı için de ubudiyet kelimeleri kullanılmıştır. İbadette belirli fiilleri yerine getirme öne çıkarken ubudiyette bu fillerle kazanılan hal, ahlâkî ve manevi öz ağır basmaktadır. (TDV, İslam Ansiklopedisi, cil...