GÜN, ÜMMETÇE KENETLENME GÜNÜDÜR

Ali Rıza TAHİROĞLU

Ümmet, bir peygamberin tebliğ ettiği dine inanan veya o dine muhatap olanların meydana getirdiği topluluk anlamında bir terimdir. Kelimenin yaygın kullanılışı ise. “Hz. Muhammed (sav)’e iman edip tâbi olan kitleler”’e (ümmet-i Muhammed) denir. Bu manada Kur’an’da yer alan “mutedil ümmet” (el-Bakara 2/143) ve “en hayırlı ümmet” (Âl-i İmrân 3/110) ifadeleri geçmektedir.(TDV.İslamm Ansiloedisi)

Arapçada “ümm” kelimesi anne anlamına gelir. İmam ve ümmet kelimeleri de aynı köktendir. İmam, önder ve lider gibi anlamlara gelirken, ümmet-i Muhammed ise aslında insanlığın anası demektir. Ümmü-l kurâ (Mekke) köylerin- şehirlerin anası ve ümmü-l Kitap ise kitapların anası Kur’an-ı Kerim için kullanılır.

Görüldüğü gibi kelimelerin ve kavramların anlamları ve yüklediği görevler çok büyük ve derin olsa da, bugün maalesef bir çok kavramın içi boşaltılmış durumda…

İslam Ümmeti veya ümmet-i Muhammed, Filistin ve Gazze için ne ifade ediyor? Ama; dinleri mezhepleri ve ırkları ayrı ayrı olsalar da “küfür” tek millet olabiliyor. Hepsi terör devleti İsrail’in arkasında durarak ve destekleyerek İslam’a karşı tek olduklarını gösterebiliyorlar. İşte bu tam bir Haçlı zihniyetidir. Ümmet-i Muhammed unutsa da, millet-i küfür hiç unutmuyor. Bu böyle biline!

Yine de hem ümmet olarak hem de millet olarak hepimizin ciğerini dağlayan çok büyük acılar yaşıyoruz. Ateş sadece düştüğü yeri değil hepimizin yüreğini yakıyor. Dillerimizde dua, meydanlarda ise haykırışlarımızla Filistin’e ve Gazze’ye destek vermeye çalışıyoruz.

Hz. Muhammed (s.a.s) biz müminleri şöyle tarif ediyor: “Müminler, birbirlerini sevmede, birbirlerine merhamet ve şefkat göstermede, tıpkı bir organı rahatsızlandığında diğer organları da bu acıyı paylaşan bir beden gibidir.”( Müslim, Birr, 66)

O halde gün, kenetlenme, birlik ve beraberlik günüdür. Gün, yardımlaşma ve dayanışma günüdür. Öyleyse geçmişte olduğu gibi bugün de imanımızın gereği olarak birlik, beraberlik ve kardeşlik şuuruyla hareket etme günüdür. Maddi ve manevi bütün imkânlarımızla Filistinli ve Gazzeli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edelim. Böylesi zamanlarda sağduyumuzu ve sükûnetimizi daha bir özenle muhafaza edelim. Birlik ve kardeşliğimize zarar verebilecek her türlü söz ve davranıştan uzak duralım.

Alemlerin Rabbi olan Allah (c.c.) Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor: “Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır. Muhakkak her zorlukla birlikte bir kolaylık vardır”(İnşirâh, 94/5-6.) Evet, Rabbimizin gönüllerimize aşıladığı bu umutla, inanıyoruz ve sabırla bekliyoruz ki, bu zulümlerin ve sıkıntıların ardından bir ferahlık gelecektir.

Bu vesileyle geçmişten günümüze vatan- millet, din– diyanet, namus, bayrak için mücadele vermiş ve feda-i cân eylmiş bütün şehitlere Allah’tan rahmet ve yaralılara acil şifalar diliyorum.

Ali Rıza TAHİROĞLU

DİB. Başkanlık Müftüsü