logo

“Görevi Liyakatli Olana Vermeniz”(âyet)

Liyakat : Nitelikli, layık olan memurun hizmete alınması ve yükseltilmesi anlamını içerir. Anayasası’nın 70. Maddesinde geçer. Memurluğun olmazsa olmaz şartıdır. Devlet Memurları Kanunu’na göre memurluğun üçüncü niteliği liyakattir.
Liyakatte aranan, esas olan önce bilgi sonra da bir işi layığıyla yapma becerisine sahip olma vardır.
Kur’an-ı Kerim konuyla ilgili İlahi emri 1400 yıl önce şöyle beyan etmiştir: “Kuşkusuz Allah görevi liyakatli olana vermenizi, insanlar arasında hakem olduğunuz zaman da adaletle hüküm vermenizi emreder. Varlığınızı sürdürmenizin yegâne şartıdır bu.”(Nisa Sûresi, Ayet:58)Bu ayette Yüce Allah görev verilecek kişide:Dil, din, ırk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefi inanç veya benzeri ayrılıklar dikkate almayı değil, ehline görevi tevdi etmeyi emrediyor. Yoksa “hak ettiler” diye akraba, eş-dost ve cemaat/tarikat asabiyeti ile himaye etmeyi değil, makam ve mevkie gelecek olankişilerin ehil olanlardan seçilmesini emrediyor. Bu ayeti tefsir edersek şu sonuçları çıkarabiliriz: Liyakat ve yeteneğine göre rütbe, makam, mevki sahibi olmadan atananlar, çıkar ilişkileri üzerine atanmış yöneticilerdir.
Bu zihniyetin mensupları toplumsal çoğulculuğun dayanmış olduğu kültürel dinamikleri yok ederler. Bireylerin ve toplumun yabancılaşmasına yol açarlar. Adalet, erdem ve hikmet gibi toplumu ayakta tutan düzen ve huzurun yok olmasına neden olurlar. Bu da devletin bünyesini zedeler. Liyakatsiz insanlar bile bile hile ve tuzak kurarak başkalarına zarar verirler. Menfaat temini için iş yaparlar. Hakkın ve hakkaniyetin adamı değiller. İhtiraslarını öne çıkarmak için çalışırlar. Arzuyu, öfkeyi, korkuyu, kıskançlığı, kini, hırsı, kayırmacılığı ve acımasızlığı tercih ederler. İradelerini bu yönde kullanırlar. Adaletin gereklerine uygun hareket edilmediğinden düzen ve asayişi koruyamazlar. Her şeyin iyiye, güzele doğruya doğru gelişerek ilerlemesi sağlayamazlar. Bunların kirlerini toplum yıkamak zorunda kalır. Yüce Allah zikredilen ayette insanlığı kurtuluşunu yine insanlığın sağlayacağını söylüyor. Bizi hayata bağlayacak olan en büyük gücün adalet olduğunu, adaletle hüküm verecek, görevini layıkıyla yapacakkimselerin toplumda egemen olmasını söylüyor. Nefsinden, menfaatlerinden arınmış, nefsine hoş gelmeyeni başkasına reva görmeyen adil insandan söz ediyor. “ Güneşi sağıma, ayı soluma koysanız, yine bu görevden vazgeçmem” diyerek Peygamber mefkûresini ortaya koyan liyakat sahiplerinden söz ediyor. Bu ayet Kur’an terminolojisinde “liyakat” ayeti olarak geçer. Layık olana görevi vermeyi, görevini hakka uyduracak kimselerin iş başında olması gerektiğini bildiriyor.
Gerçek de öyle değil mi sevgili okuyucularım?
Adaletin bittiği yerde, liyakatin bittiği yerde millet kalır mı? Devlet kalır mı?
Millet realitesini var yapan millet vücudunu var eden değerlerin temeli adaleti yaşatmak ve yaşatacak şahsiyetleri yetiştirmektir.

Share
5.307 Defa Okundu
#

SENDE YORUM YAZ

7+5 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • RAKAM VE SAYI

    13 Şubat 2025 Köşe Yazarları

    Günlük hayatta "rakam" ve "sayı" birbirine yakın birer kavram olduğu için bazen birlikte söylemek durumunda kalabiliriz. Ancak matematiksel olarak bu iki kavram arasında önemli bir fark vardır. Bu farkı anlamak, matematiksel düşünce yapısının temelini oluşturmaktadır. Rakam, kelimesi Arapça kökenlidir ve sayıları yazılı olarak ifade etmek için kullandığımız sembollere denilmektedir. Modern ondalık sayı sisteminde kullandığımız rakamlar şunlardır: 0,1,2,3,4,5,6,7,8,9'dur. Yani, toplamda 10 adet rakam vardır. Rakamlar, sayıları oluşturmak için k...
  • Dünya Kayserililer Günü İstanbul’da Kutlandı

    13 Şubat 2025 Köşe Yazarları

    İstanbul'da yaşayan Kadim şehir Kayserililer Senenin 38. gününe denk gelen 7 Şubat “Dünya Kayserililer Günü” 7. etkinliği düzenledi. Kayseri Kültür ve Tanıtım Platformu tarafından organize edilen 2019 yılında başlatılan bu yıl ise yedincisi düzenlenen etkinlikte 11 ilimizi etkileyen 6 Şubat depremlerin 2.yılında hayatını kaybeden canlar unutulmadı. Kur'an-ı Kerim okundu dualar edildi. Tomarzalılar Vakfı Hekimoğlu Kültür Merkezinde gerçekleştirilen programın sunumunu Platform başkanı Ahmet Keklik üstlendi. Etkinliğe ev sahipliği yapan Tomarzalı...
  • DOMATESİN TARİHÇESİ

    07 Şubat 2025 Köşe Yazarları

    Domates (Solanum lycopersicum), patlıcangiller familyasına ait, dünya genelinde yaygın olarak yetiştirilen ve tüketilen bir bitkidir. Botanik olarak meyve sınıfına girse de mutfakta sebze olarak kabul edilir. Domatesin ilk olarak ne zaman "bulunduğu" sorusu biraz karmaşık olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü domatesin varlığı binlerce yıl öncesine dayanmakta ve bu süreçte evrim geçirerek bugünkü haline gelmiştir. Bu nedenle, belirli bir "bulunma" tarihi vermek zor. Domatesin kökeni Güney Amerika'daki And Dağları bölgesine, özellikle Peru ve Ek...
  • Saraydaki Kayserili

    07 Şubat 2025 Köşe Yazarları

    “O günlerde üstüne bir durgunluk çökmüştü. Düşüncelere dalmıştı. İşte o sırada hiç unutamam 16 Kasım 1922 günü, sabah kahvesini götürdüğüm zaman tuhaf tuhaf yüzüme bakarak: - Şaşkın şaşkın ne duruyorsun karşımda? Git bana bir kahve daha yap, dedi . - Onu ilk defa bu kadar sinirli ve bitkin görüyordum. Geceyi uykusuz geçirdiği belliydi. Sesi bile sönükleşmişti. İkinci kahveyi götürdüm. Her zamanki gibi, bir kenarda durdum. Yaklaşmamı işaret etti. - Vaziyetin vehamet kesbettiğini biliyorsun burada , artık hayatımız tehlikede…Binaenaleyh , ben ...