Son Dakika
Yılan, hemen hemen her kültürün mitolojisinde yer alan hayvanlardan biridir. Görünüş itibariyle soğuk bir hayvan olan yılana, özellikle eski çağlarda hem saygı gösterilmiş hem de kendisinden korkulmuştur. Çoğu insan için yılan konusundaki ilk tepki korku ve onu öldürmek istemesidir.
Yılanlar, orman veya dere kenarlarında yaşayan sürüngen canlılardır. Yüzeyleri pulla kaplıdır ve zaman zaman kabuk değiştirirler. Yılanlar doğada ekosistem içerisinde önemli yeri olan sürüngenlerdir. Çevreye ve doğaya yararı olan canlılardır. Yılanlar, böcek, fare gibi kemirgenlerin sayısını dengeleyerek hastalıkların artışını ve ekinlerin yok edilmesini engellemektedir. Bu nedenle yılanların öldürülmesi doğru değildir.
Yılanların fiziksel özellikleri ait olduğu türlere göre değişiklik gösterir. Bazı yılanlar metrelerce boya sahip olurken bazıları oldukça küçüktür. Bu nedenle avlandıkları canlılar ve ihtiyaç duydukları yiyecek oranı değişebilmektedir.
Zehirli yılanlar daha köşeli yüz ve çene hatlarına sahipken zehirsiz yılanlar oval hatlara sahiptir. Ayrıca zehirsiz yılanların gözleri yataydır. Zehirli yılanların gözleri ise dikey şekildedir.
Zehirli yılanların boyları, zehirsiz olanlara göre daha kısadır. Ayrıca zehri kolay enjekte edebilmek için ağızlarında yer alan iki diş daha gelişmiş, keskin ve sivridir. Zehirsiz yılanların dişleriyse daha küçüktür. Zehirli yılanlar ayrıca daha küçük ve sık pullara, daha iyi koku alan burun deliklerine, ses çıkaran kuyruklara, genellikle renkli pul yapılarına sahiptir.
Türkiye’de, zehirli ve zehirsiz olmak üzere toplamda 57 yılan türü yaşamaktadır. Türkiye’deki yılanların sadece 16’sının zehirli olduğu bilinmektedir.
Dünya Yılan Günü, her yıl 16 Temmuz’da kutlanmaktadır. Dünya Yılan Günü’nün kurucusu hala bilinmemektedir. Dünya Yılan Günü, insanlara yılanların nasıl idare edileceği, kimi arayacakları, kaynaklarının ve daha fazlasının nasıl ele alınacağı konusunda eğitmek ve bilgilendirmek için kutlanan bir gündür.
Toplumda yılanlara karşı yanlış bir algı ve düşmanlık bulunmaktadır. Her yılanın zehirli olduğu ve insana zarar verdiği sanılmaktadır. Uzmanlar bunun doğru olmadığını belirtmektedir. Hiçbir yılan durduk yere insana saldırmaz ve ısırmaz. Yılanların duyma özellikleri yoktur. Ama yerdeki titreşimleri algılayabildiklerinden dolayı kendisine yaklaşmakta bir insanı hissederek oradan uzaklaşmaya çalışırlar.
Dünyada yaklaşık 3,500 yılan türü vardır. Çok etkili avcılardırlar ve her alanda doğa dengesinin korunmasında hayati bir rol oynarlar. Üzerine varmadıkça insandan kaçan, çiftçi dostu yılanlar yaz mevsimini sevdiklerinden bu aylarda çokça gezerler.
İnsanlar tarafından soğuk ve ürkütücü olarak bilinen yılanlar, toz kükürt, sarı kükürt, naftalin ve ardıç katranı gibi maddelerin kokularından rahatsız olurlar ve bu kokulu alanlara giremezler. Yılanlar nemli ve sıcak havaları severler. Özellikle yağışlı günlerden sonra gelen güneşli havalar yılanların fazlaca görülebileceği günlerdir.
Yılan dendiği zaman pek çok insanın aklına Piton türü yılan gelir. Dünyanın en büyük yılanları arasında yer alan pitonlar, 10 metreden daha uzun olabilirler. Çok büyük olmalarına rağmen hızlı hareket edebilen bu yılanlar zehirli değildir.
En bilinen yılan türlerinden bir diğeri de “Anakondadır”. Pitonlara göre oldukça acımasız olan bu türünde, aç kalan yılanlar kendi yavrularını yiyebilirler. Hemen hemen 10 metreye uzayan boyları sayesinde oldukça ürkütücü canlılardır. Tek seferde çok fazla yavru doğururlar ve doğumlar suda gerçekleşir.
Yılanın birçok simgesel anlamının yanında hem kötülüğü simgelemesi hem de iyileştirici bir gücü olduğunu görüyoruz. Yılanlarla mücadele öldürerek ya da kimyasalla yok ederek değil, önlem ve uzaklaştırma olarak yapılmalıdır.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
10 Ağustos 2022 Köşe Yazarları
10 Ağustos 2022 Köşe Yazarları
05 Ağustos 2022 Köşe Yazarları
05 Ağustos 2022 Köşe Yazarları