Son Dakika
Genel olarak Uzay, dünyanın üst atmosferi ve evrendeki diğer gök cisimleri arasında var olan boşluğu ifade etmektedir. Bazen, “Uzaydan daha ilginç olan bir şey var mıdır?” diye insanın aklına böyle bir soru gelmektedir. Asla bitmeyen, daima genişleyen, yıldızlarla dolu, güneş ve gezegenler ile büyük boşluğun sahip olduğu tüm sırları bilmemiz şimdilik mümkün değil. Bu sırları çözebilmemiz için elimizden gelen her türlü çalışmaların yapılması gerekmektedir.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafından uzayla ilgili farkındalığın artırılması amacıyla 1999 yılında belirlenen “Dünya Uzay Haftası”, her yıl 4-10 Ekim tarihlerinde 80 ülkede çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır. Bu kutlamalarda insanların evren hakkındaki merakı beslenerek temel bilimlere, uzay ve teknolojiye, mühendislik bilimlerine eğiliminin güçlendirilmesi amaçlanmaktadır.
4- 10 Ekim tarihleri arasında kutlanan Dünya Uzay Haftası, iki önemli olaya işaret etmektedir. Birincisi, 4 Ekim 1957 tarihinde dünyanın ilk yapay uydusu Sputnik-1’in uzaya fırlaması ve böylece uzay keşfinin yollarının açılmasıdır.
İkincisi ise, 10 Ekim 1967 tarihinde, kısa adı ”Uzay Antlaşması” olarak bilinen “Ay ve Gök Cisimleri Dâhil Uzayın Keşfi ve kullanımı için Devletlerin Faaliyetlerini Düzenleyen İlkeler Antlaşması’nın” yürürlüğe girmesidir. Bu antlaşma, Türkiye dâhil 102 ülke tarafından onaylanmıştır.
4 Ekim 1957’de Sputnik-1’in gönderilmesi, 10 Ekim 1967’de Dış Uzay Antlaşmasının imzalanması olayları dolayısıyla kabul edilen “Dünya Uzay Haftası” kutlamalarında ülkeler çeşitli etkinlikler gerçekleşmektedir.
İnsanlık, 21 yüzyılda hala uzayda başka yaşamların ve varlıkların olup olmadığının cevabını aramaktadır. Kimi insanlar binlerce galaksiden oluşan evrenin sadece insanoğlundan ibaret olduğunu düşünürken kimisi de evrende başka varlıkların olduğuna inanmakta, hatta onları gördüklerini ve konuştuklarını iddia etmektedir. Yine uzay ile ilgili olarak bazıları dini açıdan bir açıklama getirmeye çalışırken, bazıları da bilimin penceresinden bakarak yorum ve açıklamalar yapmaktadır.
1936 yılında Eskişehir Tayyare Alayı’nı ziyaret eden Mustafa Kemal Atatürk; “Geleceğin en etkili silahı da aracı da hiç kuşkunuz olmasın uçaklardır. Bir gün insanoğlu uçaksız da göklerde yürüyecek, gezegenlere gidecek, belki de aydan bizlere mesajlar yollayacak. Bu mucizenin tahakkuku için iki bin yılını beklemeye hacet kalmayacak. Gelişen teknoloji bize daha şimdiden bunu müjdeliyor. Bize düşen görev ise Batı’dan bu konuda fazla geri kalmamaktadır” diyerek düşüncesini alay defterine yazmıştır.
İlk uydumuz 1994 yılında fırlatıldığı, ilk uzay politikamızın 2005’de oluşturulduğu düşünülürse, Atatürk’ün bu nasihatine ne kadar uyulduğunu tartışmaya bile gerek olmadığını görürüz.
Ülkemizde Uzay Haftası etkinlikleri yapılan çeşitli kutlamalarla gerçekleştirilmektedir. 2007 yılında yapılan Dünya Uzay Haftasında BM tarafından yayınlanan bildirgede, yapılan etkinlikler kapsamında en fazla etkinlik organize eden TÜRKSAT A.Ş. ikinci seçilmiştir.
Dünya Uzay Haftasının bu yılki teması, ”Ay: Yıldızlara Geçit” olarak belirlenmiştir. Evren oldukça büyük bir yer. Katılsak da katılmasak da uzayın keşfi devam edecektir. Şimdiden yaşamı dünyanın ötesine taşımamız oldukça önemli gözüküyor. Yenidünyalarda keşfedilecek medeniyetlerle kısa zamanda yolumuzun kesişmesi dileğiyle “Dünya Uzay Haftası” kutlu olsun.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
15 Ocak 2021 Köşe Yazarları
07 Ocak 2021 Köşe Yazarları
07 Ocak 2021 Köşe Yazarları
01 Ocak 2021 Köşe Yazarları