logo

DEVELİ’Lİ ESİRLER

Develi’nin, son Osmanlı devrinin bütün savaşlarında şerefle görev almış,çok da şehit vermiştir!Bu konuda yavaş yavaş hatırı sayılır,savaş hatıraları, esaret hayatları ve cephe mektupları yayınlanmaya başladı.
Savaşın bir yüzü şehitlerimiz ise diğer yüzü de esirlerdir. Bizim Develi’de bildiğimiz kadarıyla Peygamberimiz aguşuna koşan şehitlerimiz kadar, Develi’li esirlerimiz de vardır.
Bu esirlerimiz içerisinde öyleleri vardır ki , esaretten kurtulduktan sonra da bu sefer İstiklal Harbi’ne koşmuşlardır! Bu kısa yazımızda bahsetmeye çalışacağız. Ele alacağımız esir subaylarımız, Edirne Bulgarların eline geçince Tb.Bn.Osman Develioğlu ile yeni subaylardan (1911)Çakıoğlu Bulgarlarca esir edilmiş ve Bulgar Hastahanesi’nde altı ay kadar çalıştırılmıştır.
Dr.Osman Develioğlu , Edirne’de tanıştığı bir Rum hemşire Hanım,tarafından Bulgaristan’dan kadın elbisesi giydirilerek kaçırılmıştır.
Velittin Özgür de öyle sanıyoruz ki bu kaçırılma işinde görev almış ve kaçmış olmalıdırlar.Bu sefer Edirne Bulgarlardan kurtarılmıştır.Kaçtıklarında Edirne ‘da rastladıkları ilk Türk askeri birliğine katılmışlardır!
***
Esir verdiğimiz bir diğer cephe de Türk Harp Tarihi’nde çok önemli bir yeri olan “Kanal Harekatı”dır ve Yemen Cephesi’dir.
İşte bu Kanal harekatında subaylardan Hadi Erdoğan, Emin Develioğlu, Kenan Arıkan erlerden ise Osman Güney ve Yukarı Develi’den Koca Mehmet de esirler arasındadır.
İngilizlere esir düşen bu Develi’li esirler düşenlerden bir kısmı Hadi Erdoğan’ın da bulunduğu ilk resim bize çok şey hatırlatıyor.Fotoğrafın altında Osmanlıca şu not var:”On altıncı fırka.48.Fırka Alayı Kahraman Zabıtan’ından bir grub:İskenderiye Seyd-i Beşir.Dört numaralı Osmanlı Zabıtan esirleri.16. Mart .1226 / 1910 .
Burada Hadi Erdoğan bir yıl, yedi ay esir kalmıştır.İngilizlerin esir subaylara verdiği iki liralık maaşının bir lirasını Develi’deki ailesine gönderir.Bir lirayla da kendi geçinir.Esaret dönüşü Ulukışla’ya gelir.Burada Niğde Askerlik Şubesi başkanıyla tanışır.Şube başkanı,kendisinin yaş haddinden emekliye ayrılacağını,Haçın’da Ermenilere karşı milis güçlerinin savaş başlattığını söyler.Oraya silah göndermek gerektiğini söyler.Hemen at arabaları kiralanır ve iyice silah yüçok önemli hizmetlere imza atar.klü arabaları alır ve Develi’ye getirir.Kendisi de Haçın / Saimbeyli cephesine koşar ve Kuzey Cephe Komutanı Osman Coşkun’un yardımcısı olarak hizmet verir.Ermenilerin mağlubiyetleri üzerine bu sefer de Kuvva-ı Milliye hareketine katılırMadalyalar alarak sivil hayata döner..Daha sonra da iki dönem Develi Belediye Başkanı olarak sonderece önemli hizmet verir.

Aynı yerde iki Develi’li daha vardır.Aynı kaderi paylaşan iki kişi daha vardır:Yılların baş öğretmeni ama söz konusu vatan olunca düşünmeden cepheden cepheye koşanlardan biri Yakup Kenan Arıkan ve diğeri de Haçın güney cephesinde Kamberli Osman’ın yanında yardımcı olarak görev yapan ve ilerde de Siyasete atılıp Develi’den milletvekili olan Emin Develioğlu’dur.
Her ikisi de esaret sonrası Çanakkale Savaşı başta olmak üzere İstiklal Harbi’nde ölümüne savaşmış gazilerimizdir.
Hepsinin kabri nurla dolsun.Ne mutlu onlara !
Çağdaş Develi Gazetesi 02.04.2020

Share
12.087 Defa Okundu
#

SENDE YORUM YAZ

9+3 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • DEVELİ VE YÖRESİ DERNEĞİMİZİN İSTİŞARE VE YÖNETİM KURULU TOPLANTISI

    04 Ekim 2024 Köşe Yazarları

    19.09.2024 Perşembe günü Develimizin sevilen simalarından Naci Kaman'ın eşi Münevver Hanımı ebedi aleme yolcu ettik. Ruhu şad mekânı cennet olsun. Beylikdüzü Fatih Sultan Camii'nde cenazesine hemşehrileri ve sevenleri katılarak son görevlerini ifa ettiler. Ruhu şad mekanı cennet olsun. Cenaze sonrası Florya Emim Develi Cıvıklısı salonunda(Turan Sırakaya) Yönetim Kurulu üyemiz Seyit Subay'ın daveti üzerine Seyrani Vakfı Başkanı Suat Köylüoğlu, hayırsever Turan Aksu ağabeylerim, 26. Dönem Kayseri milletvekilimiz Sami Dedeoğlu, Yönetim Kurul...
  • DÜNYA GÜLÜMSEME GÜNÜ

    04 Ekim 2024 Köşe Yazarları

    “Tebessüm” ya da “Gülümseme”, fizyolojide özellikle ağzın iki kenarındaki ve gözlerin çevresindeki kasların hareketiyle oluşan bir yüz ifadesidir. Tebessüm, dişlerini göstermeyecek şekilde hafifçe gülümsemek demektir. Arapça kökenli bir sözcük olan tebessüm, gülümseme anlamına gelmektedir. Günümüzde gülümseme genelde mutluluk, sevimlilik, cana yakınlık gibi olumlu duygularla özdeşleştirilmektedir. Daha çok gülümseyenlerin ve tanımadığı kişilere bile gülümseyerek yaklaşanların iletişime daha açık ve pozitif kişiler olduğu algısı yerleşmiş dur...
  • CAMİ, ŞEHİR VE MEDENİYET

    04 Ekim 2024 Köşe Yazarları

    İnsanın yapıp ettiği her şey, kendi tarihi kadar eskidir. Her türlü sanat, mimari ve musiki de buna dahildir ve kaynağı da din’dir. Bunu doğrulayan Kur’an, yeryüzünde yapılan ilk mâbedin, Müslümanların kıblesi, Kâbe olduğunu haber verir. Şüphesiz âlemlere bereket ve hidayet kaynağı olarak insanlar için kurulan ilk ev -mâbed- Mekke’deki Kâbe’dir (Âl-i İmrân, 96); “Bir zamanlar İbrâhim’e beytin yerini göstermiş ve şöyle demiştik: Bana hiçbir şeyi ortak koşma; tavaf eden, kıyamda bulunan, rükû ve secde edenlere evimi temiz tut” (el-Hac, 26);...
  • İNANDIĞIMIZ DİN BİZİ İNŞA EDİYOR MU?

    27 Eylül 2024 Köşe Yazarları

    İnsanın en önce Allah’a ubudiyetle (kullukla) sorumlu olan bir varlık olduğu (Zariyat, 56), bu görevi gereği gibi yerine getirebilmesi için Allah’ın ona pek çok özellik lütfetmiş ve onu diğer varlıklara üstün kılmış olduğunu biliyoruz. Kulluk. Vazifesini gerçekleştirmesi için insana verilen nimetlerin başında akıl ve sağlık gelmektedir. “Aklı olmayanın dinî sorumluluğu da yoktur” buyurur Allah Rasulü. Dinin birçok emri de yine sağlıklı olunca yapılabilmektedir. Fakat insanın ruh dünyasını ve zihin yapısını, önce anne- babası, aldığı eğitim, yet...