DEVELİ ÜZERİNE YÂRENLİK

Yrd. Doç. Dr. Kadir Özdamarlar

Bir dost meclisinde kazalarımızın edebiyat dünyasındaki yeri konusunda koyu bir sohbete tutuşulmuştu Gerçi son yıllarda hiç beklemediğimiz kazalarda son derece önemli kültürel çalışmalar yapıldığını görüyoruz. Bundan da son derece memnuniyet duyuyoruz. Bazı yazılarımızda da belirttiğimiz gibi bu tür çalışmalar dünü bugünlere ve hatta yarınlara taşımada ciddi belgeler olduğunu söylemiştik. Her kaza için çok önemli kaynak kitaplar inanıyorum ki coğrafyasına sahip her sevdalının kitaplıklarını süslemektedir. Aynı zamanda Anadolu kültürünün güzel özellikleri üzerine kafa yoran araştırmacılar için zengin bir bilgi arşividir!
Develi, Bünyan, İncesu, Yahyalı, Tomarza belediyelerinin kendi yöreleri ile yaptıkları sempozyumlar hiç yabana atılmayacak bilimsel hizmetlerdir. Ayrıca kazalar içerisinde düşünen ve eli kalem tutan bir birinden değerli yazarlarımız da çıkmaktadır. Kendi yörelerinin bir birinden farklı değerleri ve yönleri ile insanî kıymetlerini ele alan bir birinden kıymetli eserlerini de hiç yabana atamayız. Takdir etmemek elde değildir.Nitekim 2004 yılında Nusaybin Kaymakamlığı’nın düzenlediği ”Bütün Yönleriyle Nusaybin Sempozyumu” adlı çalışma için biz de “Yeziler” üzerinde bir bildiri hazırlamış ve bunu da sunmuştuk. Kaymakamlığa vardığımızda, Kaymakam beyin elinde 2002 yılında Develi Belediyesi’in büyük ve ustalıklı gayretleriyle ortaya çıkarılan “Bütün Yönleriyle Develi-Bilgi Şöleni” adlı eseri görünce duygulanmıştım. Hele Kaymakam Bey’in:”Bizim sempozyumun ilham kaynağı bu eser olmuştur, Kadir Bey” demesi doğrusu atılan taşların yerini tutmasının ne kadar güzel olduğunun göstergesidir.
Bu çalışmalarda esas mesele bu hizmetlerin sürekliliğidir. Belediyelerimiz bu konuda hatırı sayılır gelire sahiptirler. Kendi kazalarının her konudaki güzelliklerini ortaya çıkarmada bu tür sempozyumlar, yarışmalar, spor çalışmaları, konferanslar, film gösterileri, tiyatro gösterileri vb. çalışmalar yapılmalıdır.
Develi’de daha 1912’lerde Türk Ocağı, İdman Yurdu gibi devlet destekli kurumlar kurulmuştur. Türkiye’nin işgalinde Yunan ve İngilizlerin en önce kapattığı teşkilatlar çok aktif kültürel ve fikrî çalışmalar yapan Türk Ocağını açan kapatmak olmuştu.1924 yılında Develi’de 2.defa hükümet emriyle açılan ilk teşkilat ta Develi Türk Ocağı olmuştur.
Şüphesiz Develi Belediyesi’nin ilk etkili kültürel çalışmaları İki dönem son başkanlık yapan Hadi Erdoğan’dır. İlk defa Develi’de Boks ,Kayak ve Futbol Takımları ayrıca Dağcılık Kulübü ile Folklor Ekipleri kurulmuştur. Şurası bir gerçektir ki sanat ve hüner ilgi gördüğü, destek verildiği yerde gelişir. Zaman zaman ulaştığımız küçük yazılı bilgilerde görüyoruz ki Hadi Bey’in bu çalışmaları maalesef ister şeytanî, ister rahmanî olsun kabul görmediği için yarım kalmıştır. Bu konudaki çalışmaları kanıtlayan birkaç kare fotoğraf ta bu günlerin yadigarıdır. Meşhur sözdür: Ver kavurgayı, gör savurmayı ! Beledimiz o dar imkanlarda dahi kültürel çalışmalarda bir şeyler yapmaya uğraşmışlardır. Mesela bugün yok olan modern Seyrânî Sineması, Ebubekir Develioğlu 1979’da “Âşık Seyrânî Seminer ve Şenlikleri” unutulamaz.
Dedik ya: Ver kavurgayı, gör savurmayı…Ali Ağca ile başlayan dergicilik ve seminer ve kitap çalışmaları çok önemli birer farklı çalışmalardır. Recep Özkan ve Mehmet Cabbar dönemleri ise aynı çalışmalar yanında şölenlerde zenginlikler devam ederken kabul edelim ki ne hikmettir ki “Seyrânî “ adına düzenlenen seminer veya gerilemektedir. Seminer ve sempozyum çalışmaları dikkat çekici bir biçimde gerilemektedir! Bu samimi eleştirimiz bir bahane üretmek amaçlı değil samimi bir duyarlılıktır.
Develi, kimileri küçümseyebilirler ama artık kabuğunu yırtmış en azından yırtmaya çalışan bir marka kazadır. Sosyal ve siyasi çalışmaları yakinen çoğu yerde dikkatle takip edilmektedir. Bu bakımdan Develi bir taraftan çalışmalarını Develi içerisinde yaparken artık kozasından çıkmalı ve Ankara, İstanbul, Antalya gibi büyük şehirlerimize taşımalıdır! Bu isteğimiz bir fantezi değil, son derece samimi ve gerçekçi bir istektir. Böyle konular için yani gerek Belediyemiz, gerek Kaymakamlığımız, Milli Eğitim ve Halk Eğitim Müdürlüklerimiz hele kazamızın akil insanları ile bir toplantı yapıp, bir proje geliştirilemez.?
Bir proje de bizden: 5.Mart.1919 Develi Kuvva-i Milliyecileri zamanın Belediye Başkanı Kamberli Osman ve üç adamı ile beraber, Haçın Harbi’ni başlattığı tarihtir. Bu hareket ile Şar, Saimbeyli, Feke ve Kozan düşmandan temizlenmiştir. Peki,kazamız tarihine şerefli bir gün kazandırmak adına böyle bir milli gün kazandırılamaz mı?Tıpkı Atatürk’ün 19.Aralık.1919’da Kayseri’ye gelişi adına yapılan anlamlı tören gibi. Sadece Çanakkale Savaşı’nda verdiği şehit:201.Haçın savaşında verdiği şehit sayı ise:113’dür. Bu şehitlerimize bir saygı nişanı olmak üzere,Türk’ün “Ateşle İmtihanını Yeniden Yaşadığımız” şu günlerde böyle anlamlı bir günü tarihe tescilleştirmek her halde zor olmasa gerekir. Develi de buna layıktır.