logo

BU BERAT KANDİLİ BERATIMIZ OLUR MU?

Rahmet ayı Ramazan-ı şerife her geçen gün biraz daha yaklaşıyoruz. Ramazan ayından önceki son kandil olan Berat Kandil’ini, 24 Şubat 2024 Cumartesi günü idrak edeceğiz inşallah. Şaban ayının yarısına denk gelen bu gece; günah, borç ve cezadan kurtulmak gibi anlamlara gelir. Kısaca “Berat” günahlardan arınmayı ve Yüce Allah’ın rahmet ve mağfiretine ulaşmayı ifade eder.

Aslında, Allah (c.c.)’nün yarattığı her zaman dilimi; senenin hangi ayı, hangi günü ve hangi saati olursa olsun kulluk bilinciyle geçirilen her ânı değerlidir. Fakat bazı vakitler vardır ki ilâhi lütuf zamanları olarak bahşedilmiş, duaların kabulüne ve günahların affına vesile kılınmıştır. Bu zaman dilimleri Allah’ın insanlara olan sonsuz rahmetinin bir eseridir. İşte böylesine kıymetli zamanlardan biri de yarın akşam idrak edeceğimiz Berât gecesidir.

Berat Kandili, biz Müslümanların, Yüce Allah’a sığınarak günahlardan arınma, ilahi lütuf ve bereketlere erişme fırsatını yakalayabilecekleri gecelerden birisidir. Bu tür gün ve geceler, dinî ve toplumsal hayatımızda ilahî af, mağfiret ve rahmet temennilerinin zirveye ulaşması, birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularının da yoğun biçimde yaşanması gereken anlardır. Bu geceler, kulluk şuur ve bilinciyle kendimizle hesaplaştığımız, hayatımıza Yüce Rabbimizin rızası doğrultusunda yön vermeye karar verdiğimiz fırsat geceleridir. Cenâb-ı Hakkın bize lütfettiği bu özel fırsat ve bereket ayları ve günleri, geçmişin muhasebesini ve geleceğin planlamasını yapacağımız tefekkür ve fırsat vakitleridir. Nefsimizin bitmek tükenmek bilmeyen isteklerine göre değilde, Rabbimizin rızası doğrultusunda yaşamaya karar vereceğimiz zamanlardır. Hata ve günahlarımızdan tevbe edip, Rabbimizin af ve mağfiretine sığınacağımız dua ve niyaz günleridir. Nitekim Allah Resûlü (s.a.s) bizlere şöyle buyurmuştur: “Şâban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Gündüzünde oruç tutun. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ dünyaya rahmet nazarı ile bakar ve fecir oluncaya kadar şöyle buyurur: ‘Benden af dileyen yok mu, onu bağışlayayım! Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım! Sıkıntıya uğrayan yok mu, ona afiyet vereyim!..” (İbn Mâce, İkâmet, 191)

Bir gece vakti Hz. Âişe validemiz uyanmış, Hz. Muhammed’i yanında göremeyince aramaya koyulmuş ve Rasûlullah’ı Bakî‘ mezarlığında, başını göğe kaldırmış, dua eder vaziyette bulmuştu. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) de Hz. Aişe validemize oracıkta, Allah’ın rahmetinin bu gece ne kadar geniş olduğunu anlatmak için şöyle buyurmuştur: “Şaban ayının yarısına denk gelen bu gece, Allah dünya semasına rahmetiyle tecelli eder ve Kelb kabilesinin koyunlarının yünlerinden daha fazla sayıda insanı affeder.” (Tirmizî, Savm, 39)

Hayatın karmaşasından biraz olsun kendimizi kurtarıp kulluğumuzu sorgulayacak olursak; “gün içerisinde nelerle meşgulüm?”, “neler uğurda ömrümü heder ediyorum?”, “düşüncelerim ve yapıp ettiklerim beni nereye sürüklüyor?”… gibi sorular ile kendimizi sorguya çekeceğimiz en isabetli zamanlardan biridir Berat Gecesi. İç dünyamıza dönmek, geçmişimizin muhasebesini yapmak, tefekkür etmektir Berat gecesi. Rabbimize itaatkâr bir kul ve iyi bir insan olmaya söz vermektir Berat gecesi. Nefsimizin esaretinden kurtulmak, hata ve günahlarımızdan pişmanlık duymaktır Berat gecesi. İşte o zaman bu gece bizim için gerçek manada bir fırsata dönüşecek ve kurtuluş beratımız olacaktır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de Cenâb-ı Hak şöyle buyuruyor: “Ey kendilerine günah işlemek suretiyle kötülük edip aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir” (Zümer 53)

Yine başka bir ayet-i celilede Allah (c.c.) Peygamberimize hitaben şöyle buyurmaktadır: “Ayetlerimize inananlar sana geldiğinde onlara de ki: ‘Selam size! Rabbiniz merhamet etmeyi bir lütuf olarak kendine yazdı. Gerçek şu ki, sizden kim bilmeyerek bir kötülük yapar da ardından tövbe edip kendisini düzeltirse, bilsin ki Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.’” (En’âm,54.)

Bu vesileyle Berât gecenizi tebrik ediyorum. Bu mübarek gecenin aziz milletimize, İslam âlemine ve bütün insanlığa hayırlar getirmesini Cenâb-ı Hak’tan niyaz ediyorum.

Ali Rıza Tahiroğlu

DİB. Başkanlık Müftüsü

Share
624 Defa Okundu
#

SENDE YORUM YAZ

1+3 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İLGİNÇ BİLGİLER – 2

    10 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Bir önceki yazımda dünya nüfusu ve konuşulan diller hakkında bilgi vermiştim. Şimdi de dünyadaki insanların yaşantısı, sosyal hayatları hakkında derlediğim ilginç bilgileri aktarmak istiyorum. Yapılan araştırmalarda dünyada yaşayanların %77'sinin konutu var. %23'ünün ise yaşayacak yeri dahi yok. İnsanların %21'i aşırı yemek yiyor, %63'ü istediği kadar yiyebiliyor. İnsanların yüzde 16'sı yetersiz besleniyor. Ancak, dünyada en çok yemek yiyen ülkeleri kesin olarak sıralamak oldukça zordur. Tüketim oranı, ülkelerin nüfus büyüklüğü, yaşam tarzı, ...
  • Üç Gonca Gülüm Adıyaman Ah! Adıyaman Şehitlerim Meral Bulut

    10 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Üç Gonca Gülüm Adıyaman Ah! Adıyaman Şehitlerim Meral Bulut “Alevler sizdeyse, közü bizdedir. Sizde ki yaranın, özü bizdedir.” Bir romanı elinize alıp okumaya başlayınca bırakamazsınız ya, bu da öyle bir kitap. Meral Hanım'ın tasvirleri ve akıcı üslubu sizi yaşayarak kitabı okutuyor sanki. Yazmak bir yetenek ve tutku. Bunun mektebi ve eğitimi de bana göre yok. Tamamen Allah vergisi. Okuyan kendini geliştiren toplumun sorunlarına duyarlı olan elbette başarılı olur. Söz kulağa, yazı uzağa gider. Meral Hanım'ın asrın felaketi depremde haya...
  • GELECEĞE UMUTLA BAKMAK

    10 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Miladi 2025 yılının şu ilk haftalarında, geleceğe ümitle bakabilmek için, her şeyden önce geçmişimiz ile ilgili ciddi bir muhasebe yapıp hatalarımızdan ders çıkarmamız gerekir. Aynı hata ve yanlışları tekrarlamamak çok önemlidir. Bir de geçmişteki başarısızlıklarımıza takılarak geleceğimizi de, aynı olacak diye ipotek altına almak yanlışların en büyüğü olur. Geleceğe umutla bakmak bizim şiarımız olmalıdır. Ümit (Reca) kelimesi, daha çok tasavvufta kullanılan ve kulun Allah’ın rahmetine ve mağfiretine güvenerek ümit içinde olması anlamında ge...
  • GEÇEN BİR YILIN MUHASEBESİ

    10 Ocak 2025 Köşe Yazarları

    Herkesin zaman algısı farklı olsa da zamanın evrendeki en değerli kaynak olduğunda hemfikirdirler. Fakat bu öyle bir değer ki; durdurulamaz, tasarruf edilemez, biriktirilemez, saklanamaz, alınıp satılamaz, ödünç verilemez, kişiye özel duruma dönüştürülemez, devredilemez, geri döndürülemez ve ötelenemez. Allah (cc) Kur’an-ı Kerimde adı “Asır/ zaman” olan bir sure indirmiştir ve öneminden dolayı ona yemin ile başlamaktadır. “Andolsun asra / zamana ki, insan gerçekten ziyan içindedir. Ancak, iman edip de salih ameller işleyenler, birbirlerine hak...