Son Dakika
Özgürlük kelime manası olarak; bağlı ve bağımlı olmama, dış etkilerden(etkenlerden) bağımsız olma, engellenmemiş ve zorlanmamış olma halini dile getirmektedir.Anayasamız belli özgürlükleri her koşulda koruma altına almıştır.Bu korumanın kapsamına savaş, seferberlik, sıkıyönetim vb. ülkenin güç koşullar içinde bulunduğu zaman dilimleri de dahildir.Anayasa 15. maddesi ‘savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler dışında, kişinin yaşama hakkına, maddi ve manevi varlığının bütünlüğüne dokunulamaz; kimse din, vicdan, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz ve bunlardan dolayı suçlanamaz; suç ve cezalar geçmişe yürütülemez; suçluluğu mahkeme kararı ile saptanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz’ şeklindedir.
Din ve vicdan özgürlüğü bu kapsamda güvence altına alınmıştır.Ülkenin en zor zamanlarında dahi bu özgürlük tam koruma kapsamındadır.İsviçre de “Camilere yeni minare yapımına yasak getirilsin mi?” sorusunun yöneltildiği referandumda, katılanların yüzde 57’si “evet” demiştir.
Temel ve sınırlandırılamayan özgürlüklerden sayılan ve ülkemizde her halde korunan din ve vicdan özgürlüğünün bu şekilde bir referandum konusu yapılması dahi temel insan haklarına aykırıdır.Bize her fırsatta hak ve özgürlükten dem vuran bu ülkelerin başka bir dine gösterdikleri tahammülsüzlük örnek olacak mahiyettedir.Yerine ve zamanına göre uygulama yapıldığı açıktır.
Batı dünyasının adını anmaktan bile korktuğu özgürlüklere asırlar boyunca en güzel şekilde hoşgörü göstermiş bir ecdada sahip olarak biz onlara örnek teşkil etmekteyiz.Batıyı dost olarak görme niyetinde olanlara da bu örnek ders olmalıdır düşüncesindeyim.Sevilmediğimiz bir yerde durmak hiç birimizi hoşnut etmez, etmemelidir de.Bu yüzden Avrupa Birliği ülkelerinin çoğu bizi istemediklerini her fırsatta dile getirmektedirler.Durum bu olmasına rağmen yöneticilerimizin neden hala Avrupa Birliği’ne girmek istemelerini de anlamış değilim.
BENZER HABERLER