Son Dakika
25-27 şubat 2010 tarihlerinde bir çalıştay için İstanbul’daydım.Bir ara fırsat bulup İstanbul’daki Develililer Kültür ve Yardımlaşma Derneğine de uğramıştım. Orada Yücel Ağabeyin çok hasta olduğunu öğrendim.Çok üzüldüğümden ziyaretine bile gidemedim. Ya da gitmek istemedim. Belleğimde sağlıklı haliyle yaşatmak için belki de.Ne yazık ki onu geçtiğimiz günlerde kaybettik. O amansız hastalık, Develinin yetiştirdiği bir değeri daha alıp götürmüştü.Işık içinde yatsın.Sevenlerinin ve ailesinin başı sağolsun.
Yücel Suyolcu, 1937 yılında Develi’de doğmuştu. Babası öğretmen Hasan Suyolcu, annesi Şerife Hanımdı.Develi ortaokulunu bitirdikten sonra İstanbul’a gelmiş, genç yaşta çalışma hayatına atılmıştı. Çeşitli alanlarda çalıştıktan sonra, demir çelik sektöründe sanayiciliğe başlamışdı. Kendi kurduğu Demir Topuz A.Ş.nin yönetim kurulu başkanıydı. Emirağalardan Kurtuluş Hanımla evlenen Suyolcu’nun Osman Caner ve Oya adlı iki çocuğu vardır.
Ticaret ve sanayideki başarılarının yanı sıra Develileri bir araya getirecek çeşitli sosyal etkinliklerin içinde bulunmak onun en önemli uğraşılarındandı. Fotoğrafçılık, eski eser koleksiyonculuğu Suyolcu’nun özel ilgi alanlarındandı.
Yücel Suyolcu, nüktedan, sevecen ve hoş sohbetleri ile anılarda yaşıyacaktır. Onun bana gönderdiği ve Develi Obasının Everek’e yerleşmesini mizahi şekilde kaleme aldığı yazısını sizlerle paylaşmak istiyorum.
“ YURT
Yaşadıkları ana yurtları ORTA ASYA’nın ekonomisinin bozulması, enflasyonun inanılması güç boyutlara çıkması, hayvan trafiğinin aşırı artması, bihsassa külliyetli miktarda kullanılan tezeğin hava kirliliğine etkisinin insan sağlığını tehdit etmesi göz önüne alınmıştır.
İnternet Lakaplı Atalarımız: Arıcılar, Akaylar, Aparanlar, Avcılar, Akdemirler, Aşıcılar, Aydınlar, Ayrancılar, Aslanlar, Atmacalar, Akalınlar, Akınrcılar, Akbayırlar, Aşıklar, Aksular, Araslar, Azmanlar, Arpacılar, Akdoğanlar, Ağcalar, Açıkgözler, Bıçakçılar, Bıdıraliler, Boranhavuzlar, Bakırcılar, Bezirciler, Birdallar, Berberler, Bozatlılar, Bingöller, Borazanlar, Civelekler, Cıngızlar, Celayiroğullar, Celepciler, Camcılar, Cebeciler, Cıvıkhacılar, Coşkunlar, Culfalar, Çavuşoğullar, Cevizçuvallılar, Çitkırımdımlar, Çelağalar, Çulhaoğullar, Çakıroğlular, Çakmaklar, Çökelikler, Çerçiciler, Çavdarcılar, Çimenler, Çizmeciler, Çelloğlar, Çalıklar, Çatallar, Çekemoğlular, Çatbaşlar, Çalıkhacaliler, Çadırcılar, Dellaklar, Dügücükler, Dabuldubullar, Deveciler, Demirbaşlar, Demirayaklılar, Dındızlar, Dabaklar, Demirezenler, Değirmenciler, Danacılar, Dinçler, Develioğlular, Dedemenler, Dalmazlar, Durukanlar, Dilikler, Ebeler, Emiroğlular, Ezberciler, Evliyalar, Etçiler, Erbaşlar, Erdoğanlar, Elbaşılar, Emirler, Hantelliler, Hacelikalar, Harmancılar, Haytalar, Göncüler, Gürlekler, Gürleyenler, Gardiyanlar, Gürlenler, Goziriler, Gönençler, Gaydalılar, Güneyler, Gizzikler, Gavlaklar, Ganioğlular, Gırtıllar, Gövşenler, İlikliler, İbalaşlar, İbalar, Kulaklar, Kavaslar, Kahyaoğlular, Kadılar, Kamanlar, Kozanlar, Karabiberler, Kalemler, Kağıtçılar, Köşkerler, Köseler, Kolasılar, Kabakçılar, Küfeylanlar, Kalfaoğlular, Kürtüncüler, Kurmeller, Katırcılar, Köylüoğlular, Lahanacılar, Maşlaklar, Mavuşlar, Nalbanoğlular, Polatlar, Pancaroğlular, Patırlar, Suyolcular, Sofular, Solaklar, Selamlar, Sarıoğlular, Sayılganlar, Samatlılar, Salmanlar, Tutumlar, Tantılar, Tolular, Testiciler, Tıstıslar, Tarifeler, Tırıklar, Tosveliler, Özkanlar, Özilhanlar, Özçdenerollar, Uykusemesiler, Unutulmazlar, Forruklar, Yavrucular, Zobbalar, Zobular.
Oba Uslularının sık sık ve uzun toplantılarından sonra İSVİÇRE ittifakla oynanır.Derhal İsviçre’nin Yurt edinilmesi kararının Oba Ailelerine duyurulması için davul zurna eşliğinde dellallara talimat verilir.
Ey ahali duyduk demeyin HAVV!…
Nesillerimizin geleceği ve güvencesi için
İsviçre’nin yurt edinilmesine Us’lu
Büyüklerimizce karar verilmiştir
Bu günden itibaren yirminci günün şafak vakti hareket edilecektir
Duyduk duymadık demeyin Havv!… (İlkbanar 1073 yılı)
Yol boyunca kafileye katılan çeşitli ailelerle birlikte bin yedi yüz kadın erkek toplamını bulan ihtiyar, yetişkin, genç, çocuk, beş yüz kadar at ve katır arabası, iki yüz kadar kağnı arabası, dörtyüzü aşkın eşek, at, deve, üçbini bulan inek, öküz, koyun, keçi gibi büyük ve küçük baş havyvan, tavuk, cücük, yeteri kadar it.,
Naymanların öncülük ve keşiflemecilik hizmetleri, Nalbatnoğullarının ve Ebelerin sağlık hizmetleri, Celayiroğullarının ve Kabadayıların asayiş hizmetleri, Katırcıoğullarının araba trafik ve konvoy düzenleme hizmetleri, Değirmenci ve Kahyaoğullarının iaşe hizimetleri, Kalfaoğulları ve Çadırcıların konaklama hizmetleri, Bezircioğullarının oba aydınlatma hizmetleri, bilhassa Suyolcularının oba su ve tuvalet hizmetlerindeki gayretleri göç boyunca taktirle karşılanmıştır.
Konaklama sırasında çadırlar arasında ufak tefek bazı vukuatlar olmuşsa da oba uslularınca halledilmiştir.
Kafile uzun ve külfetli bir yolculuktan sonra Erciyes’in doğusundan inerken havayı, ovayı görünce İverek obayı Elbiz suyunun etrafında kurmuşlardır.
Bu yörede iki ay yonnuğunu alan oba halkından bazı aileler buranın havası suyu iyi de sapa demişlerdir. Yolumuzu şaşırdık İsviçre yerine buraya geldik. Yolumuza devam edelim bari Antalya’ya gidelim. Bir kısmı Bodrum’a, Marmaris’e, Ayvalık’a yerleşelim demişlerse de yörede yerleşik Ermeni ve Rum misafirperverliğinin etkisinde kalınmış erişte, mantı, makarna, zeytinyağlı yemek gibi değişik yemek kültürü ile tanışan oba halkının ekseriyetinin yerleşik düzen özentisi, ayrıca Develioğullarının, Köylüoğullarının, Paşalıoğlularının baskısı ile Everek yurt edinilmiştir.”
BENZER HABERLER