ÖĞRETMENLERİMİZ

Geçtiğimiz 24 Kasım 2011 Perşembe günü Öğretmenler Günü’ydü.Tüm öğretmenlerin bu gününü kutluyor, bu dünyadan göçenlere rahmet, hayatta olanlara sağlıklı uzun bir yaşam diliyorum.

Benim eğitim yaşamımdaki öğretmenlerden bazılarından söz etmek istiyorum. İlk okula gidişimi dün gibi anımsıyorum. Bizim dönemimizde çok ilkokul yoktu. Aşağı Everek’te İstiklâl, lisenin karşısında Merkez, Fenese’de Dumlupınar, Yukarı Develi’de Selçuk ilkokulları vardı.Evimize çok yakın olduğu için beni İstiklâl i lkokuluna yazdırdılar. İki tip önlük vardı o dönemde. Varsıl aileler siyah kumaştan , yoksul aileler ise daha ucuz olan kırçıl krizet denilen bir kumaştan önlükle çocuklarını okula gönderirlerdi. Ben doğal olarak krizetten önlüğümü giymiş, beyaz kumaştan kolalanmış yakamı takmış, annemin diktiği bez bir torbanın içinde bir kurşun kalemler bir defter ve alfabe kitabımla okula gitmiştim. O okuldaki ilk günü hiç unutmuyorum. Yeni arkadaşlar, yeni öğretmen…İlkokulda ilk dört yılımı öğretmen Mehmet Oral okutmuştu. Beşinci sınıfta ise öğretmenimiz İsmail Bakır’dı.Baş öğretmenimiz ise Taki Cebeci’ydi.

İlkokuldan sonra önümüzde iki seçenek vardı. Ya bir esnafın yanında çırak olarak bir zanaat öğrenecek, yada Develi’nin tek ortaokuluna devam edecektim. Babam çok israr etti . Kalaycı çırağı olmam için. O dönemde kalaycılık iyi meslekmiş, iyi de para kazanılırmış. Ben se ortaokulu tercih etmiştim. Ne pahasına olursa olsun okumak istiyordum. Yaz tatilinde ayçekirdeğ(şemşamer), garsonluk, gibi işlerden biriktirdiğim parayla okul masraflarımı karşılıyordum. Orta okula ilk başladığım zaman Terzi Sıtkı Ağabeye bir takım elbise diktirmiştim. Şapkacıdan da sarı şeritli kartal armalı şapkamı almıştım. Terzi dükkanında da elbisemi giymiş, eski giysilerimi de koltuğumun altına almış eve giderken caddede herkesin bana baktığını sanmıştım. Çok sevinçliydim.Ne olursa olsun artık ben de bir ortaokullu olmuştum.Burada, müdürümüz ve matematik öğretmenimiz Mustafa Kanelci, Fransızca öğretmenimiz Nezihe Kılcı’yı, fizik öğretmenimiz Kemal Yalvaç’ı, beden eğitimi öğretmenimiz Öner Özmen’i, müzik öğretmenimiz Ümmühan Özmen’i gibi öğretmenlerimizi unutmak mümkün mü.

Sonra benim için doğal olarak Develi Lisesi yılları vardı. İlk müdür olarak atanan tarih öğretmenimiz Cemal Ustaoğlu, ikinci olarak atanan edebiyat öğretmenimiz müdür Mehmet Ali Şahin, ve edebiyat öğretmenimiz ve müdürümüz Mahir Tevfik Hocaoğlu, felsefe öğretmenimiz,şair Mehmet Karabulut ve eşi matematik öğretmenimiz Nezihe Karabulut, coğrafya öğretmenimiz Nezihe Hanım, felsefeye derslerine giren Av. Cengiz Nayman, Kimya derslerine giren ağabeyim Şaban Gürlek, biyoloji derslerimize giren Hayrettin İstanbullu gibi öğretmenlerimizi nasıl unutabilirim.

Sonra üniversite kapısı . Dil ve Tarih Coğrafya fakültesine giriş. Kütüphanecilik Bölümünden öğretmenleriminden Prof.Dr. Osman Ersoy, Prof.Dr.Özer Soysal, Prof.Dr. Berrin Yurdadoğ, Prof.Dr. Necmettin Sefercioğlu, Dr. Müjgan Cumbur. ..

Benim yaşantımda izler bırakmış öğretmenlerimden bazıları . Onları bir kez dana saygıyla anıyorum.

Öğretmenlerimiz.

Bize alfabeyi öğreten, okuma yazmayı öğreten öğretmenlerimiz.

Bize sayı saymayı öğreten , matematiği öğreten öğretmenlerimiz.

Bize okumayı, kitabı sevdiren öğretmenlerimiz.

Bize doğruyu, güzelliği, çalışmayı öğreten öğretmenlerimiz.

Bize, kim olduğumuzu, Orta Asya’dan nasıl geldiğimizi, ülkemizi, edebiyatımızı anlatan öğretmenlerimiz.

Bize , bu vatanı armağan eden gazilerimizi, şehitlerimizi, Çanakkale Savaşını, Dumlupınar’ı Kurtuluş Savaşını, öğretmenlerimiz.

Bize Atatürk’ü, devrimlerini, fikirlerini, Cumhuriyeti, bayramlarımızın anlamını anlatan öğretmenlerimiz.

Bize, her türlü özveriyi göstererek , ücretsiz kurs verip yetişmemizi sağlayan öğretmenlerimiz.

Bize eğitimli iyi bir birey olarak yetişerek bu vatana hizmet vermemizi isteyen, bu konuda çaba sarfeden eli öpülesi öğretmenlerimiz.

Ve bize yeri geldiğinde cebindeki parasını bölüşen, her türlü sorunlarımızla ilgilenen, yol gösteren, elimizden tutan öğretmenlerimiz.

Onun içindir ki Develi’den yetişerek ülkenin ekonomik,bilim, sosyal, siyasal, kültürel ve yazın dünyasında önemli isimler çıkarması bundan değil midir?

Post Views: 1.810