Son Dakika
Develi Lisesi, kurulduğu günden bu yana yetiştirdiği öğrencileri ile Develi’nin gururu olmuştur. Lise, başarılı onurlu geçmişine bir yenisini daha eklediğini sevinçle görüyoruz. 2009 Yılı Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavında Sayısal iki puan sıralamasında Türkiye ikincisi, eşit ağırlık iki de ise Türkiye dördüncüsü olmuştur. Develi Lisesi 1964 mezunu olarak bundan duyduğum mutluluğu anlatamam.Bu başarıyı sağlayan başta Lise Müdürü İsmail Bakır, değerli öğretmen ve çalışma arkadaşlarını candan kutluyorum. Sağolsunlar.Bu başarılarının yalnız 2009 yılına da özgü olmadığını görmekteyiz. Örneğin 2007 yılında da üniversite giriş sıralamasında Develi Lisesi, Türkiye beşincisi olmuştur.
Develi, ticarette yakaladığı başarıyı eğitimde de göstermiştir. Daha birçok ilde orta okul olmadığı yıllarda Develi’de ortaokul 1933 yılında öğrenime başlamıştı.Ortaokul, 1934-1935 yıllarında ikmal ortaokulu, 1936-1937 ders yılında tekrar orta okul olarak eğitim ve öğrenimini sürdürmüştür. Bina, Develilerin büyük çabalarıyla yaptırılmıştır.Ortaokul, ilçe dışında eğitim olanağı olmayan gençlere bir umut ve kurtuluş kapası olmuştur. O dönemde, tarımına dönük geçimini sağlayan, sanayi de olmayıp, ekonomik bakımından yeterli olmayan bir ilçede, orta okulun olması çok önemliydi. İlkokuldan mezun olan gençler, ailesinin yanında barınıyor, çok az bir masrafla orta okula gidiyordu.Kitap, defterlerini aldıktan, terzi Sıtkı ustaya da bir takım elbise diktirdikten sonra öğrencinin önemli bir masrafı olmuyordu. Bir de okul şapkası önemliydi. Kartal armalı, sarı şeritli okul şapkasıyla öğrenciler kendilerini bir komutan sanırdı. Tek çıkış yolu eğitimdi. Okulu bitiren gençler ya Kayseri Lisesi, yada İstanbul Liselerine parasız yatılı (leyli meccani) sınavlarını kazanarak okurlardı. Oradanda yüksek öğrenimdi bütün hayaller.
Ortaokulu Develi’de okuyan öğrencilerin çoğu ilçe dışında okuma olanağı bulamıyorlardı. Halk, çocuklarını okutmak için bir lisenin Develi’de açılmasnı çok istiyorlardı. Bu konuda da çok büyük çabalar göstermişlerdi.Develiden giden heyetler Ankara’da, ilçede lisenin açılmasında zamanın siyasilerine baskılar uyguluyorlardı. Bu çabalar istenilen sonucu kısa zamanda sağlıyordu.Dönemin Kayseri milletletvekili Hakkı Kurmel’in de büyük çabalarıyla Başbakan Adnan Menderes’e Develi’de lise açılması benimsetildi.Böylece Develi Lisesi, 14.9.1957 tarihinde büyük bir törenle hizmete açıldı.Bina ortaokul binasıydı.Zamanla öğrenci sayısındaki artış sonucunda ortaokul 1967 yılında yeni binasına taşınarak, eski bina tamamen liseye bırakılmıştır. Kurucu müdürlüğünü ise vekaleten, ortaokul baş müdür yardımcısı Mustafa Kanelci üstlenmiştir. Daha sonraları üç öğretmen atandı. Bu atananlar arasında ilk müdürlüğünü de Zileli tarih öğretmeni Cemal Ustaoğlu oldu.Müdür baş yardımcısı ise yine bir Develi’li olan edebiyat öğretmeni Mahir Tevfik Hocaoğlu’ydu.
Develi Lisesinin ilk müdürü Cemal Ustaoğlu (1957-1961) ve ondan sonra üçüncü müdürü olan (1962-1964) Mahir Tevfik Hocaoğlu Dönemlerinde lisenin, eğitim ve öğretim düzeyini yükseltmişlerdi.Sayılan, aranılan liselerden biri olmuştu. Ne de olsa kendileri bu topraklarda doğup büyümüşlerdi. Onlar da toplumun sıkıntılarını çok iyi biliyorlardı. İstiyorlardı ki Develili gençler okusun . Vatanı için iyi yetişmiş birer birey olsunlar. Özellikle Mahir Hoca, gençlerin eğitimini aksatmaması için öğretmenleri gece de görevlendirirdi.Belirli günler dışında öğrencilerin sinemaya, hamama gitmelerini engellerdi. Kahvehanelere gidenleri hiç affetmezdi. Kendisi de bu denetimlerde de bulunurdu. Bilirdi ki zamanlarını kahvehane köşelerinde geçirmesinler. Buraların olumsuz havasından uzaklaşsınlar. Disiplinsizliği hiç affetmezdi. Heybetli vücudunun altında sevecen bir kişilik vardı.Şıktı. Kış mevsiminin soğuk günlerinde bile kravat gömlekli takım elbisesini giyer, öğrencilerine örnek olmaya çalışırdı. Hata bir defasında soğuk bir günde okula boğazlı kazak ile geldiğimde, “Ben de üşüyorum, ben giymiyorsam siz de giymiyeceksiniz” diye kızmıştı. Suç işleyen öğrencileri okuldan uzaklaştırmak yerine onları kazanma yolunu seçerdi . O nedenle kendine özgü ceza yöntemleri geliştirmişti.En ünlüsü de çeşitli türdeki numaralı sopalarıydı.Gerek evlerdeki gerekse kahvehane baskınlarındaki amacı öğrencilerinin verimliliğini artmayı sağlamaktı.Öğrencilerin saçlarını üç numaraya traş ettirirdi. Gerekçesi ise, öğrenciler uzun saçlı olurlarsa yeterince temiz tutamımalarıydı. Bu çabalarladır ki Develi Lisesi’ni, ülke genelinde belirli bir düzeye taşımışlardır.
Mahir Tevfik Hoca ne denli katı disiplinli ise Cemal Ustaoğlu Hoca da o denli yumuşak ve sevecendi. Söyliyeceğini söz ve vücut diliyle anlatırdı. Bizler bazen o kadar utanırdık ki keşke sopayla cezalandırsa derdik. Lisenin tarihinde çok değerli öğretmenler görev almışlardır Bugüne kadar 5000’e yakın mezun vermiştir. Hemen hemen hepsi ülkenin eğitim. bilim, kültür, ekonomi ve siyasal yaşamında çok büyük hizmetler yapmışlar, yapmayı da sürdürmektedirler.Eli öpülesi bu öğretmenlerden hayatta olanlara uzun ve sağlıklı yaşam, ölenlere de Allah’tan rahmet diliyorum.
Günümüzde yine Develi’den yetişmiş olduğu değerli eğitimci İsmail Bakır’ın da yukarıda değindiğim gibi başarıları çok önemlidir. Yetiştirdikleri bu fidanların meyvelerini gördükce umuyorum onlar da bundan onur duyacaklardır.
BENZER HABERLER