logo

7.2’ye Develi ne kadar dayanır dı?

Allah Korusun! Ancak bu soruyu kamuoyu nezdinde sormak zaruriyeti olduğuna inanıyoruz.
Çünkü bu ilçenin evladıyız, bu ilçede yaşıyoruz.
Her deprem olduğunda ilçemiz kaç şiddetinde depreme dayanıklı diye söylenir dururuz.
Van-Erciş büyük bir sarsıntı yaşadı. Kandilli Rasathanesi Richter ölçeğine göre 7.2 ile Erciş yerle bir oldu.
Peki bu 7.2 şiddetindeki deprem Develi’de olsaydı, Erciş gibi bir manzara yaşanırmıydı? Allah korusun.

“Deprem öldürmez, Bina öldürür,” sözünden yola çıkarak ilçemizde bir çok kooperatif ve çok sayıda müteahhit var. Develi Belediyesi verilerine göre son 6 yılda yaklaşık 3700 ruhsat verilmiş, bu demek oluyor ki ilçemizde yıllık ortalama 616 inşaat yapılıyor.
Yapılan bu binalar sizce ne kadar şiddetli, depreme dayanıklı sorusu aklımıza geliyor?
Ev alırken; kapı, pencere, boya ve aksesuarlarına baktığımız kadar da aceba depreme dayanıklığına da dikkat edeniniz varmı?
Ülke gündeminden hiç eksik olmayan deprem mevzuatı ortada.
Dolayısıyla bundan böyle alınacak evlerin sağlamlığı mutlaka kontrol edilmelidir,diyoruz.
KONU İLE İLGİLİ TMMOB JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYSERİ İL TEMSİLCİLİĞİ’nin GAZETEMİZE GÖNDERMİŞ OLDUĞU AÇIKLAMA GAZETEMİZ 5’inci SAYFASINDA YER ALMAKTADIR.


Jeoloji Mühendisleri Odasından Jeoloji Mühendisleri Odasından…

23/10/2011 Tarihinde Tabanlı-Van Merkezli, 7,20 Richter büyüklüğünde meydana gelen deprem ülkemizi bir kez daha derin bir yasa boğmuştur. Umuyor ve diliyoruz ki 7,20 büyüklüğünde gerçekleşen bu depremde can kayıpları en alt düzeyde olsun.
Dün bir kez daha gördük ki; Türkiye kamuoyu depremin sosyal boyutu yerine teknik boyutlarına odaklandı. Malum olduğu üzere vatandaşlarımız, Tabanlı-Van merkezli gerçekleşen depremin büyüklüğü konusunda neden farklı sonuçlar ortaya çıktı, meydana gelen deprem Kuzey Anadolu Fayı (KAF) üzerinde mi yoksa Doğu Anadolu Fayı (DAF) üzerinde mi, kırılan bu fay diğer fayları etkiler mi, Van’da meydana gelen bu deprem Kayseri’yi de etkiler mi?  gibi oldukça teknik, vatandaş düzeyinde depremden sonra sosyal hayata direk etkisi olmayan konulara ağırlık verdi. Ülkemizin aktif bir deprem kuşağı içerisinde olduğunu, şehirlerimizin büyük çoğunluğunun deprem tehdidi ile karşı karşıya olduğunu nerdeyse bilmeyen kalmadı. Bu depremden sonra artçı depremlerin olacağını da bugüne kadar olan depremlerden öğrenmiş bulunmaktayız. Artık bu tür konuları tartışmak yerine, devlet ve sivil toplum örgütleri ile birlikte ülkemizin genel bir doğal afet senaryosu oluşturulmalı. Hatta bölgeler ve şehirler bazında doğal afet senaryoları özellikle de deprem senaryolarını üretmek ve uygulanabilir hale getirmek zorundayız.
Senaryo veya eylem planı içerisinde depremden önce, deprem anında ve depremden sonra neler yapılacağı, neler yapılması gerektiği uygulanabilir olmalıdır. Dün deprem olduğu gibi, bugünde olmuştur. Yarında depremin olacağından hiç kimsenin bir şüphesi olmasın. Depremler süreklidir ve sürekli olmaya da devam edecektir.  Vatandaş olarak binalarımızı ve sosyal konut alanlarını deprem ve deprem zararlarından nasıl ez az oranda korumanın mücadelesi içinde olmalıyız. Yürürlükte bulunan yasa ve yönetmeliklere harfiyen uymak zorundayız. Daha ucuz konut yerine daha sağlam ve can güvenliği en üst düzeyde olan konutları üretmek zorundayız.
Bütün bunların olması için mimar, mühendis, şehir plancısı, kamu kurum ve kuruluş yöneticilerine, sivil toplum örgütü üyelerine ve yapı denetimi kurumlarına büyük yük düşmektedir. Yasaları ve yönetmelikleri sulandırmadan, yasa ve yönetmeliğin eksik ve zayıf taraflarını delmek yerine güçlendirmek ana görevimiz olmalıdır. Van’da ve daha önceki depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına yeniden başsağlığı dilerken, milletimize “Doğal Afetsiz” bir yaşam dilerim.
Adnan EVSEN
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, Kayseri İl Temsilcisi

Etiketler: » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » »
Share
1.198 Defa Okundu
#

SENDE YORUM YAZ

10+6 = ?